SARS-CoV-2 virüsünün sebep olduğu COVID-19 pandemisi yüzünden şu ana kadar 3,8 milyon insanın hayatını kaybetti. Elbette bu, bugüne kadar karşılaştığımız ilk virüs türü değildi ancak COVID-19, öncekilere göre tüm dünyayı aynı anda ve aynı derecede etkileyen bir virüs türü olarak tarihe geçti.
Bildiğiniz üzere dünya çapında bilim insanları, bu virüsün ilk çıkış yerini tespit edebilmek amacına çeşitli araştırmalar yürütüyor. ABD'de ve Avustralya'da farklı üniversitelerde görevli bilim insanları, bu araştırmaları yaparken tarihte çok daha eskilere gitti ve ilk COVID-19 salgınının 20 bin yıl önce, Çin, Japonya ve Vietnam'da görüldüğünü tespit etti.
42 farklı insanın geninde koronavirüsle etkileşime geçen proteinlere rastlandı
Queensland Teknoloji Üniversitesi, Arizona Üniversitesi, Stanford Üniversitesi ve California San Fransico Üniversitesi'nden bilim insanlarının dahil olduğu araştırma kapsamında, yaşayan insan vücutlarında tarihsel adaptasyonların genetik izlerini ortaya çıkaran bir dizi istatistiksel hesaplama araçları kullanıldı. Dünyanın dört bir yanına dağılmış 2 bin 500'e yakın insanın genomlarını araştıran bilim insanlarının baktığı ilk şey, viral etkileşimli proteinlerin var olup olmadığıydı. Bilim insanlarının yaptığı açıklamaya göre VIP olarak da nitelendirilen bu proteinler, insan genetiğinde tarihsel adaptasyon olduğunu belirten en önemli unsurlardan biriydi.
Yapılan araştırma sonucunda toplamda 42 insanın geninde viral etkileşimli proteinlere rastlandığı belirtildi. Tümü koronavirüs ailesine ait olan bu proteinler, Doğu Asya'da bulunan insanlara aitti. Yapılan açıklamaya göre yaklaşık 25 bin yıl önce Doğu Asyalı insanlar, tarihin ilk COVID-19 salgınlarından birini yaşamış olabilir.
Projenin başındaki isim Kirill Alexandrov, araştırma hakkında şu açıklamalarda bulundu; "Yaklaşık 20 bin yıl önce insan genetiğinin COVID-19 virüsüne benzer bir virüse karşı hızlı bir adaptasyon sürecine girdiğini tespit ettik. Viral etkileşimli proteinler, insan genomunun bu tür virüse karşı gösterdiği adaptasyon sürecinden kaynaklı oluşan proteinlerdir ve bu da bize o dönemlerde COVID-19'a benzer bir salgının yaşandığını gösteriyor.
Bu genomlardaki değişikliklerin yüksek ihtimalle COVID-19 virüsünden kaynaklandığını söyleyebilirim ancak elbette bunlar kesin kanıtlar değil. Tıpkı geçmişte olduğu gibi bundan yüzlerce yıl sonra da şu anda yaşadığımız COVID-19 salgını, genetiğimizde bazı izler bırakacak. Bu yüzden virüsün önüne geçebilmek için onun tarihini iyice araştırmamız gerekiyor."
webtekno