Hor görme mü’mini, kimbilir belki,
Belki de Ebu Bekir sadakati var.
Nura aşıktır belki, Cennet’tir yeri,
Belki de Hamza’nın cesareti var.
Kırma, üzme, töhmet etme, su-i zan asla,
Belki de Rabbimden emaneti var.
İllâ sen mi doğrusun, yok mudur eğri yanın?
Dur ve düşün… Belki de sende nefis esareti var.
Be hey zalım!... Niçin uğraşır durursun?
Belki de o kardeşte, Haliliye muhabbeti var.
Kelimeler kifayetsiz, sezgisiyle anlar ya,
Bed düşünceyi okuyan feraseti var.
Lâf sokma, iğneleme… Yüceltmez ki seni,
Havada maalesef, buğz kasaveti var.
Ocu, bucu, şucu olmak mı aslolan?
Tövbe edilmezse emin ol, kefareti var.
Muhabbet, uhuvvet, birlik istemek elhak doğru,
Neden, niçin, nasıl? Sorma… Hasareti var.
Yol aynı, meslek aynı, meşreb bir ise,
“Burda kal” diyenin… Cehaleti var.
Kimbilir belki de, tokattır şefkâtten yana,
Tokmaktır kafaya… Gafletin rehaveti var.
Zanları bırak, buzağı arama öküz altında,
Kul hakkı almanın fecaati var.
Tebrikte cömert, tenkitte cimri ol ey Yakut,
Fenafil ihvanın ebedi mükafatı var.