RisaleHaber-Haber Merkezi
RisaleHaber yazarı S.Bahattin Yaşar, arefe günü yaşadığı bir anısını okuyucularıyla paylaştı.
İşte S.Bahattin Yaşar'ın yazısında aktardığı anı:
“Hocam, bizim kenar semtteki medreseye/dershane gittim. Kimsecikler yok. Tek başınayım. Hani öğrencilerin gelmesi yaklaştı ya. Medresede ne var yok bir göreyim dedim. Medreseye vardığımda, ortamın biraz kirli ve tozlu olduğunu gördüm. Neyse ki, süpürgeyi alıp, önce kaba kağıt ve çöpleri şöyle bir topladım. Epeyce de yoruldum. Tam bu sırada içime bir ses geldi. Ses bana şunu söylüyordu: ‘Yani, bu medreseyi niye sen süpürüyorsun? Bu işleri yapacak başkası yok mu? Sen git kendi yapman gereken işleri yap. Senin yapacağın işi başkası yapamaz, ama bu işleri yapan bulunur. Yani, ya öğrencilerin kendileri temizlesin, ya da parasını ver, birisine bu işi yaptır. Zaten pek de yakışmıyor. Sen bu güne bu gün bir avukatsın. Yani bu işler senin yapacağın işler mi? gibisinden hocam, onlarca cümle bana hücum ettiler.”
“Gerçekten ben de bu hücumdan ciddi etkilendim. Ve hatta bir ara, bu süprüntü bu köşede kalsın diye bile düşündüm. Ama neyse ki böyle kalması yakışmıyordu da, bir poşet bularak kaba çöpleri bu poşete doldurma niyetindeyim. Poşeti açtım. Önce kağıtları koyayım dedim. Kağıdın birisi biraz dikkatimi çekti. Kenarları süslü bir kağıt. Bu bir vecize. Hele dur bunu bir okuyayım ve bir kenara kaldırayım diyorum içimden. Vecize, aman Allah’ım! Bu vecize tam benim içinde olduğum hali tahlil ediyor. Diyor ki,
S.Bahattin Yaşar'ın 'Bayramlık bunlar!' başlıklı yazısının devamını okumak için TIKLAYINIZ