Risale Haber - Haber Merkezi
Bediüzzaman Hazretleri, ümmetin ittihadı, meşrutiyetin doğru anlaşılması için gösterdiği gayretlerin ve teşebbüslerin "Divan-ı Harb-i Örfi'de" suç sayılmasına şaşırıyor. Cinayet ve günah addedilen şeyleri sıralayarak sitem ve itiraz ediyor.
İşte onbir buçuk cinayetten birincisi:
BİRİNCİ CİNAYET: Geçen sene bidayet-i hürriyette elli-altmış telgraf umum şark aşîretlerine sadâret vasıtasıyla çektim. Meâli şu idi:
"Meşrutiyet ve kanun-u esasî işittiğiniz mes'ele ise; hakikî adalet ve meşveret-i şer'iyeden ibarettir. Hüsn-ü telakki ediniz. Muhafazasına çalışınız. Zira, dünyevî saadetimiz meşrutiyettedir. Ve istibdaddan herkesten ziyade biz zarardîdeyiz."
Her yerden bu telgrafların cevabı, müsbet ve güzel olarak geldi. Demek vilâyat-ı şarkıyeyi tenbih ettim, gafil bırakmadım. Tâ yeni bir istibdad onların gafletinden istifade etmesin. Neme lâzım demediğimden cinayet işledim ki, bu mahkemeye girdim...