-Nefsime-
Neden hep Müslümanlar böyle bin bir parça olmuşlar?
Neden yok bizde “birlik”; sor, kimin dîninde “tevhîd” var?
İlâhım bir, Nebîm birdir; Kitâbım, Kıblegâhım bir…
Kolay îzâh edilmez: ihtilâf ma’kùl sebebdendir!
Uyuşmazlık basît sözdür; bu: düşmanlık, bu: bir nefret!
İnanmış bir şahıssam ben yakışmaz böyle bir haslet…
Duâ etmek vazîfemdir bütün îmânlı eşhâsa;
İlim, îmân, amel varken misâl olmak gerek nâsa…
Gücün menbâı ihlâsdır, tesânüddür, teânukdur;
Uhuvvet yoksa bir toplumda, her iş başka zorlukdur.
Fazîletden ve ihlâsdan ehemm yok, halka hizmetde;
Kim en lâyıksa baş olsun: mehâret, hem siyâsetde…
Bugün mevcûd mudur mazlûm, bütün dünyâda, İslâm’dan?
Akan kanlar nehir olmuş; bakar âlem “beyaz cam”dan…
Ne imkânlar, ne fırsatlar olur zâyi’ nizâmızdan;
Yararlanmak için bekler fesâdlar mâcerâmızdan!
Kesin, mes’ûl olur imkânı varken etmeyen gayret;
Seferber etmeyip hep, ittihâd etsin deyip, ümmet!
Duâlar, can ve mallar, hep bu maksad üzre toplansın:
Emeller ölmesin, kalksın; ümîdler şevkle canlansın…
Nefis hod-bînliğinden kurtulup olsun hüdâ-endîş;
Enâniyyet gidip, gelsin uhuvvet: böyle bitsin iş!..