Risale Haber-Haber Merkezi
Siyer Araştırmaları Merkezi'nin yürüttüğü 82 İl 82 Sahabi projesi tüm hızı ile devam ediyor. Projenin 11. programı Eskişehir'de, 12. programı ise Afyon'da gerçekleştirildi.
Eskişehir'deki program, Yunus Emre Kültür ve Sanat Merkezi'nde halkın yoğun bir ilgisi ile yapıldı. Ev sahipliliğini kısa adı Kökder olan Kur'an Kursları ve Öğrencileri Koruma Derneği'nin yaptığı programda "Şehadet Aşığı: Abdullah b. Cahş" anlatıldı. Muhammed Emin Yıldırım Hoca, "şehirlerin en eskisinde, sahabenin eskimez bir duası ve isteği olan şehadet, bir şehadet aşığı Abdullah b. Cahş üzerinden anlatılmalıdır" diyerek, sahabi efendimizi anlattı.
Afyon'daki program ise kapalı spor salonunda yapıldı. Çok büyük bir katılımın gerçekleştiği program Bahçeli Evler Cami Müezzini Yavuz Selim Yasan tarafından okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Kur’an- Kerim tilavetinin ardından İl Müftüsü Mustafa Kaya bir konuşma yaptı. ”Hepimiz, biriz, bir’deniz, kardeşiz” diyerek sözlerine başlayan Müftü Mustafa Kaya; daha sonra 82 İl 82 Sahabi projesinin önemine değindi ve kendi illerinde sahabeden Hz. Ebû Zer'in anlatılmasından memnuniyetini ifade etti.
Daha sonra kürsüye davet edilen Muhammed Emin Yıldırım Hoca, "İslam'ın Mesihi: Ebû Zer el-Gıfârî" başlığında, o büyük sahabinin hayatını anlattı. Afyonkarahisar’ın bereketli bir coğrafyada bulunduğunu aktaran Siyer Araştırmaları Merkezi Kurucusu M. Emin Yıldırım “Afyonkarahisarlılar, bu toprakların kıymetini hak ettiği oranda biliyorlar. Bildiğinizin bir resmidir bu gün burada olmanız. Çok eski bir yerleşim yeridir burası. Ortaçağ’ın İslam tarihi kitaplarında biz buranın adını çokça duyuyoruz. Bu topraklar, Hicret’in 23. yılı İslam ve ezanla buluştu. Hz. Ömer şehit olup İslam’ın o büyük idaresini Hz. Osman’a emanet ettiği zaman, içlerinde Hz. Ebû Zer‘in de bulunduğu İslam orduları buraya geldi ve burayı ezanla imanla tanıştırdılar. Hicret’in 23. yılı demek, Peygamber Efendimizin vefatının üzerinden 12 yıl geçmiş olması demektir. 12 yıl geçmeden Anadolu’daki birkaç yer daha, İslam ile tanışmıştı. Hicret’in 49. yılı içlerinde sahabilerin olduğu o güzel ordu, belirlenen hedef olan Kostantiniye’ye yani bugünkü adıyla İstanbul’a yürüdükleri zaman durakları Afyonkarahisar’dı. Niye bu coğrafyada iman adına bir canlılık her zaman vardır, biliyor musunuz? Çünkü bu topraklara imanın tohumunu eken Sahabi-yi Kiram Efendilerimizdir. Sizler o gün ekilen tohumun meyvelerisiniz. Onların ektikleri tohumlar bugün meyve veriyor. Yarın o meyvelerin daha da olgunlaşacağına inanıyoruz. ” dedi.
Muhammed Emin Yıldırım, konuşmasını Hz. Ebû Zer'in hayatından örnekler ve tablolar aktararak sürdürdü. Sözlerini Hz. Ebû Zer'in kendisine ilke edindiği bir hadisi aktararak son verdi: "Hz. Ebû Zer diyor ki: 'Halilim/Dostum bana şu yedi şeyi tavsiye etti:
1-Zayıf ve miskin olanları sevmemi
2-Kendimden daha düşkünlere bakıp, daha iyi durumda olanlara imrenmememi
3-Hiç kimseden bir şeyler istemememi
4-Akrabalarım ile onlar ilişkiyi kesseler bile ilişkimi sürdürmemi
5-Ne kadar acı olsa da hakikati söylememi
6-Allah yolunda hiçbir kınayıcının kınamasından korkmadan hakkı haykırmamı
7-La havle ve la kuvvete ilah billah sözünü dilimden hiç düşürmemeyi."