Risale Haber-Haber Merkezi
Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür, "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nda cemaat ile ilgili yer alan kokrunç gerçeği bir kez daha hatırlattı.
Türkiye'nin demokrasiyle buluşmasının niye bu kadar geciktiğini Genelkurmay Karargâhı'nda hazırlanan "AKP ve Gülen'i Bitirme Planı"nın çok açık biçimde ortaya koyduğunu belirten Övür, "Albay Dursun Çiçek imzalı belge, aslında son 60 yıllık tarihimizi kimlerin kararttığının, toplumun nasıl yönlendirildiğinin, karanlık olayların nasıl gerçekleştiğinin anahtarı niteliğinde. O raporda, bu ülkenin geçmişinde yaşanan sağ sol rekabetinin nasıl çatışmaya dönüştürüldüğünün, Alevi Sünni gerginliği yaratılmasının, "Şeriat geliyor" ve "ülke bölünüyor" korkusu yaymanın nasıl bir iktidar aracı olarak kullanıldığının ipuçları var" dedi.
Cunta belgesinin "en pervasız ve ölçüsüz" bölümünün Fethullah Gülen cemaatiyle ilgili olduğuna dikkat çeken Övür, yazısını şöyle sürdürdü:
"Raporda aynen şöyle geçiyor: 'Askeri suç kapsamında yapılacak Işık Evleri baskınlarında, silahlı terör örgütü oluşturmak doğrultusunda, silah mühimmat, plan vb. materyal bulunması sağlanarak. FG grubu, 'Silahlı Terör Örgütü' kapsamına aldırılacak...' İnsan ürperiyor. Güvenliğini emanet ettiği bir kurum, seni terörist göstermek için evine silah ve mühimmat koyuyor.
Ama bununla da yetinmiyor. "Bekletilen eleman" dedikleri İskender Evrenosoğlu, Ömer Öngüt gibi elemanlara medyatik eylemler ve söylemler yaptırılarak Gülencilerin irticacılarla özdeşleştirilmesi sağlanacak... Türkiye'nin geçmişinde "Alevi Sünni çatışması" yaratıldığı için şu satırların da çok önemli olduğuna inanıyorum:
"Ev baskınları kapsamında (Işık Evleri kastediliyor) Alevi düşmanlığını körükleyici bilgi ve belgelerin bu evlerde bulunması sağlanacaktır..."
İnanılmaz değil mi?
Bir an Kahramanmaraş, Çorum hatta Sivas olaylarını hatırlayın...
Nasıl oldu acaba?
İşte böyle uzayıp giden korkunç bir tezgâh var o meşum "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nın içinde...
Türkiye, bazı kurumların kılcal damarlarına işleyen bu darbeci zihniyetle hesaplaşmadığı sürece gerçek demokrasiye ulaşamaz.
"Islak imza" belgesi bu yolda önemli bir dönüm noktasıdır.