Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Saffat Sûresi 50-61. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
50-O zaman (Cennet ehli) birbirlerine yönelerek karşılıklı soru sorarlar (sohbet ederler).
51-İçlerinden konuşan biri şöyle der: “Doğrusu benim (dünyada) bir yakınım vardı.”
52-“(Bana:) ‘Gerçekten sen, (dirilmeyi) tasdîk edenlerden misin?’ derdi.”
53-“(Ve bana:) ‘(Biz) öldüğümüz ve bir toprak, bir kemik (yığını) hâline geldiğimiz zaman mı, gerçekten biz mi cezâlandırılacak kimseler olacağız?’ (derdi).”
54-(Sonra o kişi yanındakilere:) “Siz (onun hâlinden) haberdâr mısınız?” dedi.
55-Derken baktı da onu Cehennemin ortasında gördü.
56-Dedi ki: “Allah’a yemîn olsun ki, (sen) nerede ise gerçekten beni (de) helâk edecektin!”
57-“Eğer Rabbimin ni‘meti olmasaydı, doğrusu (ben de orada) hazır bulundurulmuşlardan olacaktım.”
58, 59-“Peki (nasılmış), biz (dünyada) ilk ölümümüzden başka bir daha ölmeyecek (Cennette ebedî olarak kalacak) ve biz (îmânımızdan dolayı) azab görmeyecek kimseler değil miymişiz?”
60-Şüphesiz ki bu, elbette büyük kurtuluşun ta kendisidir!
61-Çalışanlar, o hâlde böylesi (bir netîce) için çalışsın!