Müslim’in Hz. Enes’ten rivayet ettiğine göre, Rasûlullah (asm) şöyle buyurmuştur:
“Cennette bir çarşı vardır. Cennetlikler her cuma oraya gelirler. Şimal rüzgarı eser, yüzlerine ve elbiselerine savrulur. Daha bir güzelleşip hoş olurlar. Sonra ailelerinin yanına dönerler. Aileleri onlara: 'Vallahi bizim yanımızdan gittikten sonra daha bir güzelleşip hoş olmuşsunuz.' derler. Onlar da kendilerine: 'Yanınızdan ayrıldıktan sonra vallahi siz de daha bir güzel ve hoş olmuşsunuz.' cevabını verirler.” (bk. Müslim, cennet, 13; Kenzu’l-ummal, h. no: 39336)
Bu hadis-i şerif, insanların cennette gittikçe güzellik kazanacağını belirtildiği gibi,
“İman edip iyi davranışlarda bulunanlara, içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele! O cennetlerdeki bir meyveden kendilerine rızık olarak yedirildikçe: 'Bundan önce dünyada bize verilenlerdendir bu.' derler. Bu rızıklar onlara (bazı yönlerden dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için cennette tertemiz eşler de vardır. Ve onlar orada ebedî kalıcılardır.” (Bakara, 2/25)
mealindeki ayette de nimetlerin gittikçe lezzetli olacağı ifade edilmiştir.
Cennetin ve içindekilerin sürekli güzelleşmeye devam edeceğinde şüphe yoktur. Ancak ebedi bir saadet diyarındaki durumları, dünya aklımızla idrak etmek biraz zor olabilir.
Bununla beraber, ebedi bir mutluluk yeri, bir saadet diyarı olan cennet, bu artışlara müsaittir. Allah’ın kudreti bunu çok kolay yapabilir.
Böyle güzelliklerin ve nimetlerin gittikçe artış göstermeleri, ebedi bir hayatta taze bir kan bahşedeceği için insanların çok muhtaç olduğu bir husustur.
Sevdiği kulları için özel olarak inşa ettiği cennet gibi bir yerde kullarının, tek düzelikte ve hep aynı şekilde kalmalarına izin vermeyip yeni yeni lezzetler vermesi, hikmetinin, rahmetinin bir gereğidir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet