Hamza Saygın'ın Haberi
1959 yılında Batista'nın elinde tuttuğu Küba yönetimi ele geçiren Fidel Castro'nun askerî nitelikli 26 Temmuz Hareketi'nin silah arkadaşı Che Guevera, devrimden sonra sırasıyla Küba Merkez Bankası Başkanlığı ve Sanayi Bakanlığı gibi resmi payeler aldı. Che Guevara, üstlendiği bu resmi görevler sonrasında uluslar arası düzlemde daha rahat temsil imkanı buldu.
Soğuk savaş yılları arasında Sovyet-NATO gerilimi arasında 'Üçüncü Dünyacı' bir yapılanmanın başarıya ulaşması için Che Guevera'nın 12 Temmuz 1959'da aralarında Suriye, Pakistan, Sudan, Mısır, Fas gibi aralarında birçok Müslüman ülkenin bulunduğu 14 ülkeyi kapsayan geziye çıktı, diplomatik görüşmelere imza attı.
Üçüncü Dünya bloğu için en somut adımların atıldığı görüşmelerde Che Guevera'nın ziyareti Suriye'nin bağımsızlık kazanmasının ardından ilk devlet başkanı olan Şükrü el Kuvvetli tarafından memnuniyetle karşılandı
Gulf News yazarlarından Sami Moubayed görüşmenin Latin Amerika-Suriye arasındaki dostane ilişkileri geliştirmeye yönelik önemli bir kilometre taşı olduğu saptamasında bulunup, Che'nin Şükrü el Kuvvetli'yi Suriye'nin Üçüncü Dünya kapsamında kalarak bir dış politika ortaya koyma çabalarından dolayı takdir ettiğinin altını çizdi.
Resmi görüşmelerin ardından Che Guevera, Suriye Devlet Başkanı Sami Moubayed ve yetkililerle Şam'ın en sembol eserlerinden Emeviyye Camii'yi ziyaret etti. Daha sonra ülkeden ayrılan Che Guevera, programında bulunan ülkeleri ziyaret etmek üzere yola çıktı.
EMEVİYYE CAMİİ
Emeviyye Camii sosyal hayatta önemli roller üstlenmiş ve kutsî değerler atfedilmiş camilerinin en eskisi olup M.Ö.I.yüzyıla ait bir Roma mâbediyle onun harabeleri yanında bulunan Theodosios dönemine (379-395) ait Aziz Yohannes (Hz.Yahyâ) Kilisesi'nin yerine inşa edilmiştir.Önce, Dımaşk'ın fethinin ardından (635) Romalıların baştanrısı Jupiter'in adını taşıyan mâbedin çevresi sütunlu, yüksek duvarlı büyük salonu Ebû Ubeyde b.Cerrâh'ın gözetiminde camiye çevrilmiş, daha sonra bu caminin ihtiyacı karşılayamaması üzerine Emevî Halifesi Velîd b.Abdülmelik (705-715) tarafından mâbed harabesinin batı tarafında bulunan kilise veya bir iddiaya göre sadece aradaki duvar yıktırılarak bütün bu sahayı kaplayacak olan bugünkü büyük caminin inşası başlatılmıştır. Velîd b.Abdülmelik ilk yapılan camiyi genişletmek istediğinde Roma mâbedinin yanındaki kiliseyi Hıristiyanlardan kendilerini razı etmek suretiyle almış ve bir rivayete göre karşılığında daha büyük bir kilise, başka bir rivayete göre ise dört kilise vermiştir. Ancak Hıristiyanların daha sonra Ömer b.Abdülazîz devrinde (717-720) kiliseyi geri istedikleri ve halifenin ancak Gota'daki kiliseleri de vererek onları razı ettiği bildirilmektedir (İbn Şeddâd, s.50-56; İbn Manzûr, I, 260-262,268).
Dünya Bülteni