Abdulrezzak Çil'in yazısı
Öğrenciler rehaveti hâlâ üstlerinden atamadı. Aileler de henüz öğrencilere istenildiği kadar destek veremiyor. Halbuki eğitim yılına iyi bir başlangıç yapmak sizi başarıda bir adım öne çıkarır. Öğrenciler planlı bir çalışmayı, aileler de ev içindeki düzeni oturtamazsa elinizdeki fırsatı iyi değerlendirmemiş olursunuz.
19 Eylül'de tatil için verilen ara sona erdi ve tüm eğitim kurumlarımız eğitim hayatına başladı. Bu durum sosyal hayata bir canlılık da getirdi. Aileler buna ne kadar hazır ise süreci o kadar yönetebilecekler. Eğitimciler için bu dönemlerde "iyi bir başlangıç yapmak" konusu öne çıkar. Bu süreçte aile bireylerinin tek yürek olması ve aynı duygu etrafında eğitim öğretim dönemini kucaklaması söz konusudur. 8 ve 12. sınıf öğrencilerinin önemli sınavlarının olduğu bu dönem başarı ile sonuçlandırılmış olunur. Ancak bu heyecanlı dönem planlı bir başlangıca dönüşmeyince sonuç hüsrana dönebilir.
Bu geçiş dönemlerinin yönetimi, sadece çocukla ilgilenecek aile fertlerinden birinin inisiyatifine bırakılmamalı; aile fertlerinin tamamının katıldığı bir eğitim toplantısına dönüştürülerek planlama yapılmalıdır. Bu dönem ciddiye alınmalı, kesinlikle savsaklanmamalı; öğrenmenin yeniden başladığı bir dönem olarak öne çıkmalıdır. Yaz aylarında, 'düşük yoğunlukta bilişsel aktivite' yapan öğrencilerimiz yoğunluklarını artırmak durumunda kalacaklar. Bu yoğunluklu sürece eğlenceli bir geçiş yapılmalıdır.
Yaz aylarında serbest zaman ve oyun aktivitelerinin yoğunluğunu günlük tekrarlar ve kitap okumalar almalı. TV ve bilgisayara daha az zaman ayrılmalı. Bu zaman ayırmalar aile üyeleri ile birlikte çay ikramları ile desteklenmelidir.
Aile bireylerinin eğitim ve sosyal hayatı planlama çalışmaları ve gündemleri genelde öğrencilerin yapacaklarının belirlenmesi olarak algılanır. On beş günde bir yapılan aile toplantılarının eğitim-öğretim faaliyetlerine olan katkısı çok büyüktür. Bu toplanmalar, aile bireylerinin tamamının özel gündemleri ve ortak gündemlerinin belirlendiği bir zaman olmalıdır. Peki, bazı köşe taşları koyacak olursak bunları nasıl sıralamamız gerekecek?
Sabah birlikte kalkılmalı
Mümkünse haftanın yarıdan fazlasında (4 sabah) birlikte kahvaltı yapılmalıdır. Anne-baba çalışıyorsa kahvaltı birlikte hazırlanmalı, çocuklarının da katılımı sağlanmalıdır. Birlikte yapılan kahvaltı her sabah ailede 'sinerji' oluşturur.
Akşamları aile bireylerinin bir araya gelebileceği bir çay saati ile 15 dakikalık günlük değerlendirmeler yapılmalıdır. Bu değerlendirmeler mutlaka öğrencinin veya aile bireylerinin yapıp ettiklerini veya özellikle derslerini sorgulamaya yönelik olmamalıdır.
Öğrencilerin aileler ile birlikte olduklarında, "Bana hep derslerim soruluyor, benim gerçekten nasıl olduğum sorulmuyor!" gibi söylemlerle karşı karşıya kalmamak adına dikkat edilmelidir.
Öğrencilerin eğitim öğretim hayatlarında içselleştirmeleri gereken önemli duygulardan biri de sorumluluk bilincidir. Öğrencilerin sorumluluk bilincini kazanması için zaman-mekân(imkân)-ilişki yönetimlerinde başarı ve akademik başarı arasında ilişki olduğu gerçeğinin onlara hissettirilerek öğretilmesi gerekir. Bir gencin veya öğrencinin 'zaman'ı planlaması gerektiğini bilmesi, bu planlamayı hangi imkânlarla hangi mekânda gerçekleştireceğini öngörmesi ve bu tasarladıklarını kimlerle birlikte gerçekleştireceğinin farkındalığına sahip olması gerekmektedir.
Eğitim-öğretim dönemi başlarken öğrencilerimizi yalnız bırakmadan onlarla birlikte hareket etmek, kabiliyetlerini aile fertleri ve sosyal çevresi ile beraber planlamalarında onlara yardımcı olmak olumlu sonuçlar doğuracaktır. "Ama ben çocuğuma güveniyorum. Böyle yaparsam onu takip etmiş olmaz mıyım?" düşüncesine kapılmayın. Çünkü güven, planı ve takibi engellemez. İş, bunu beraber yapabilmekte.
* Fatih Üniversitesi Rehberlik Uzmanı
Zaman