Çocukların teknoloji kullanımında yasakçı değil, yol gösterici olunması gerektiğine dikkat çeken uzmanlar, kuralları net bir şekilde koymanın altını çiziyor. “Teknolojik Anneler” girişimleriyle anneler ve kadınlar özelinde teknoloji kullanımında rehberlik etmeye odaklanan dijital içerik yöneticileri Derya Divrikli ve İpek Süer, teknoloji çağında anne olmaya ve çocuklara bilinçli teknoloji kullanımını öğretmeye dair ipuçlarını paylaştı.
GittiGidiyor’un “Keşfedecek Çok Şey Var - Teknoloji” podcast yayınına konuk olan ‘Teknolojik Anneler’, “Anne babanın kafası telefondan, bilgisayarından kalkmıyorsa; böyle bir durumda çocuğumuza, ‘Git odana kitabını oku’ diyemeyiz” uyarısında bulunarak, çocuklarının teknoloji kullanımı ile ilgili sorun yaşayan ebeveynlere şu tavsiyelerde bulundu:
- Ebeveyn olarak sınır koyan tarafta olmayın. Yasak koymaktan ziyade dijital dünyada başlarına neler gelebileceğini, karşılarına ne gibi sorunlar çıkabileceğini açıkça çocuklarınızla konuşun. Yasak değil sınırlarını koyduğunuz bir yol çizmeye çalışın. Sınırları net bir şekilde çizdiğiniz zaman, zaten bir sorun yaşamazsınız.
- Teknolojinin faydalarına odaklanın ve kendinizi, çocuklara bu yönde tehlikelere karşın yasakçı değil, öğretici, yol gösterici ve alan açıcı bir yerde konumlayın. Karşınızdaki çocuğu bir birey olarak görüp, davranışınızın gerekçesini makul bir şekilde açıkladığınızda, o da ikna olur.
0-3 YAŞ KRİTİK
- Çocuklarda teknoloji kullanımının maalesef çok erken yaşlarda başlıyor. Hatta bu yemek yedirirken, tablet açmaya kadar varan bir eğilim var. Bu durum onların nörolojik, sosyal ve duygusal gelişimlerini de olumsuz etkiliyor. Çocuk aslında bu durumda az yese bile o kadar zarar görmeyecek belki de.
- Uzmanlar vurguluyor: 0-3 yaş arasında çocukları ekran karşısına geçirmeyin. Hiçbir çocuk anne baba ile eğlenmenin alternatifi olarak tableti tercih etmez. Siz çocuklarla vakit geçirmezseniz, işten döndüğünüzde ev işine, kendi sosyal medya hesaplarınıza, kendi arkadaşlarınızla telefon görüşmesine yönelip; çocuğunuzun kendi kendine oyun oynamasını veya kitap okumasını beklerseniz, bu gerçekçi değil. Çocuk bu durumda tabi ki tableti tercih eder.
“SOSYAL MEDYA VE TELEFONDA SINIR 13 OLMALI”
- Biz çocuklarımızı 0-3 yaş aralığında ekranla temas ettirmedik. Kızım 12 yaşında ve hala cep telefonu ve de sosyal medya hesabı yok. Sınıfındaki herkesin var. “Bunun sınırı 13 ve bu sınır çocuklar üzülsün, acı çeksin diye değil. Bu sınır uzmanlar tarafından belirlenmiş bir sınır. Bu yaşı beklememiz gerekiyor”u anlatabiliyoruz. ‘Niye peki sınıftaki diğer tüm arkadaşlarımda var?” sorusunun cevabını ise şöyle veriyoruz: Herkesin bilinç düzeyi eş düzeyde değil. Biz zaten bunu anlatmaya çalışıyoruz. O yüzden ‘Arkadaşlarının yaptığı şey doğru değil ama onların ve ailelerinin kararları. Bizim evimizin kararı bu diyerek’ bu durumu açıklıyoruz.
- Herkes bir koşuşturma içinde, eve gelince de ya bir dizi açılıyor, ya da kucaklara laptoplar alınıyor, telefon elden düşmüyor, anne babanın kafası kalkmıyor telefondan ve laptop’tan. Böyle bir durumda çocuğumuza, ‘Git odana kitabını oku’ diyemeyiz. Çocuklar sonuçta gördüklerini yapıyor. Bu yüzden her aile özelinde yasaklar ve sınırlar değerlendirilmeli. Her aile kendi dengesini kurmalı. Denge kurulunca, bu durum sorun olmaktan çıkıyor.
- Çocuklar internette birşeyler yapacaklarsa, bunu salonda, evin ortak alanında yapsınlar. Siz orada olun, duyun, izleyin, kimi zaman katılın. Böylece sizin gerektiğinde uyarmanız, konuşmanız mümkün olur.
HaberTürk