Çocukların gelişimi açısından ihtiyaç duyulan kaloriyi alması gerektiğini ifade eden Acıbadem Bursa Hastanesi Çocuk Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Ahmet Memeşa, çocukluk çağında fazla kalorinin obeziteye zemin hazırladığını, ileride karaciğer yağlanmasına yol açtığını, bu yağlanmanın da karaciğer nakline dek uzanabildiğine dikkat çekti. Dr. Memeşa, "Ailelere vurgulamamız gereken şey; gelecekte çocuklarımızın karaciğer yağlanması ile karşı karşıya kalmasını istemiyorsak, çocuklarımızı doğru beslememiz gerektiğidir." dedi.
Bu yağlanmanın da siroz ve karaciğer nakline uzanabildiğini vurgulayan Memeşa, doğru beslenme için şu önerilerde bulundu: "Sebze ve meyveler sağlıklı beslenmede olmazsa olmazlar. Buna karşın her meyve-sebzenin 'kendi mevsimi'nde tüketilmesi gerekiyor. Bir başka önemli nokta da, ev yemeklerine ağırlık vermek. Oysa günümüzde fast-food beslenme tarzı giderek yaygınlaşıyor. Çocukların toplum içinde yer edinme çabaları ve ergenlik döneminde arkadaşlık ilişkileri abur-cubur tüketimi artırırken, dışarıda yenilen yemeklere katılan lezzet artırıcı katkı maddeleri ve sağlıksız pişirme, kızartma yöntemleri de tehlikeye davetiye çıkarıyor. Üstüne bir de teknolojideki hızlı gelişime paralel çocuklardaki hareketsiz yaşam tarzı eklenince sağlık açısından tip-2 diyabet başta olmak üzere pek çok hastalık küçük yaşlarda çocukların kapısını sıkça çalar oluyor."
Dr. Memeşa, özellikle okul öncesi çocuklarda ikindi kahvaltısının son derece önemli olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "İkindi kahvaltısında yeterli miktarda alınan kalori, akşam beslenmesinde fazla tüketimi engelleyici rol oynar. İnsülin seviyesini ve mutluluk hormonunu yükseltir. İkindi kahvaltısında şekeri fazla olmayan ve evde tam buğday unundan yapılmış kek-poğaça, ayran, lifli meyve tüketilebilir. Lifli meyve mutlaka olmalı. Çocuklar meyvenin suyunu değil posasıyla kendisini tüketmeli. Bu hem bağırsak alışkanlıklarını sağlıklı düzenleyecek hem de insülini kontrol edilir seviyeye çekecektir."
(CİHAN)