Acıdan medet ummak, kinden kar beklemek, düşmanlıktan siyaset devşirmek, ölü üzerinden politika geliştirmek; ne acınası, ne üzülesi, ne dert edilesi bir hal, ne aşılmaz bir geçit, ne yol bulunmaz bir tıkanmışlık ve tükenmişlik…
Sığ söylemler, dar düşünceler, kısık bakışlarla çözülmeyecek kadar katmerleşmiş dert dağını aşmak bildik konuşmalar, bildik fikirlerle hal yoluna girmiyorsa; söylemleri ve eylemleri değiştirmek, tarzları farklılaştırmak gerekmiyor mu?
Dağa giden yolu kesmedikçe dağ dağ olmaktan çıkıp sıra dağlara dönüşmez mi? Dağın ardındaki acılarla önündeki acılar birbirinden çok mu farklı, birbirinden çok mu ayrı, birbirinden çok mu uzak? Aynı medeniyetin çocukları neden birbirine bıçak çeker, silah uzatır, birbirinin yüreğini dağlar, ocağını söndürür?
Aynı güneşin çocukları, aynı ayın yakomazları, aynı yıldızların seyircisi değil miyiz? Kötü her yerde kötü, iyi her yerde iyi, güzel her yerde güzel, çirkin her yerde çirkin; çizginin ötesi ve berisi çok ince, çok kalın… Bazen ay, yüzümüze değecek kadar yüreğimize yakın, bazen kapkara gecede erişilmeyecek kadar uzak… Yıldızların salkım salkım döküldüğü olur; yürek ellerimizle toplar gönlümüzle koklarız onları…
Kin karanlığında yıldız ne gezer, kötülük gecesinde ay ne arar, düşmanlık katmerliğinde güneş ışık verir mi? Çiçekler; vahşilerin ağzında çiğnediği bir tutam ot. Ruhun mağaraları öldürücü silahlarla dolu; diller ne konuşur, akıllar ne düşünür, kalpler ne hisseder… Vicdanlar çarmıha gerilmiş; açılımlar neyi geri getirir ki?
Zalimliğin milleti ve coğrafyası yoktur; her millette ve coğrafyada zulüm işleyen zalimdir ve reddedilir. Suç bireyseldir kavme, millete coğrafyaya teşmil edilemez.
Dert dağları delip yakın uzaklara ulaşmak; yürek dağlamaktan, can evleri uçurmaktan, ocak söndürmekten iyi değil mi? Dağ dağa da kavuşur, yürek yüreğe de değer. İyi kalpler hep komşudur; sınır ve sinir yoktur aralarında. Zulüm dağları ardına saklanan zalimlerin ismi ve resmi ne ise yaptıkları zulümdür, topyekûn reddedilmeye değerdir. Galiba burada birleşmemiz gerekiyor; ortak payda, ortak akıl, ortak vicdan… Dağın önündeki ve ardındaki zalimlerle başka nasıl baş ederiz?