Filipinler'de çok sayıda kabile var. Bunlardan bir tanesi de Higuanlardır. Bu kabilelerden birçoğu Hıristiyanlık ve Müslümanlık dinlerinden herhangi birisini seçmemişler, putperest olarak kalmışlardır.
Bunların düzenli ve sistematize edilmiş bir inançları yok.
Bu kabilelerde reisler, bir nevi tanrı olarak kabul edildiklerinden, bu reisler neyi işaret ederse ona ibadet ederler. Böylece çok tanrılı bir hüviyet kazanan mahalli ve ilkel bazı dinler ortaya çıkmış.
İşte bu aşiretlerden birisi olan Higuanların lideri Dato'ların ilginç bir hikâyesi var. Hizmet ehli bir kardeşimiz bu aşiret reisinin çocuklarından birisi olan ve sonradan Cemil adını alacak bir mensubu ile 2006 yılında tanışır. Bir müddet devam eden arkadaşlığın ardından Cemil derslere gidip gelmeye başlar.
Durum, Aşiret reisi Dato’ya iletilmiş. Reis Dato, Türkiye'den gelen bu insanların durumunu merak etmiş. Oğluna bu ziyaretlere devam etmesini ve kendisine bilgi vermesini istemiş.
Bir müddet sonra Cemil İslamiyet ile müşerref olmuş. Daha sonraları Dato’nun diğer bazı çocukları daha İslamiyet’i seçmeye başlamışlar.
Bir müddet geçtikten sonra, Dato da bu durumdan ve çocuklarında meydana gelen değişimden etkilenir. Eşleri yanındaki diğer çocukları ile birlikte İslamiyet’i seçer.
Bu aşiret şimdilerde İslamiyet’i iyice öğrenme ve hazmetme aşamasındalar. Bunlar bir müddet sonra büyük hizmetlere vesile olacaklar. Dato abi, buraya gelen cihad ve gönül ehli insanların, bu uzak diyarlara kadar gelip her türlü tehlikeyi göze alarak İslamiyet’i anlatmalarından çok etkilenmiş.
Filipinliler, sömürge kültüründen gelen insanlardan çok çekinirler. Korkarlar. Sömürgeciler, hep bir şeyler vermek için geldiklerini söylerler. Fakat hep tersi olur.
Gelenler gözlerine neyi kestirmişlerse alıp götürmüşler. Dato abi de hizmet ehli Nur talebelerine, bu merak ve dikkat ile bakmış. Yıllar süren takip ve merakın sonunda kalbi tamamen mutmain olmuş.
Çünkü Nur talebeleri hiç bir şey almadıkları gibi, hep bir şeyler vermişler. Hep fedakârlık yapmışlar. Bulundukları mekânlara ve arkadaş oldukları insanlara, hep bir şeyler katmaya çalışmışlar. Bu durum buradaki insanları gönülden etkilemiş ve etkilemeye devam ediyor.
Dato abiye göre, Nur talebeleri İslam'a hizmet niyeti ile buralara kadar gelen diğer birçok insanlardan da farklı. Çünkü bunların birçoğu, kısa bir zaman sonra birilerini bulup evleniyorlar. Hatta birden fazla evlenenler de var. Bir müddet sonra eşlerini ve çocuklarını burada bırakıp giden çok sayıda insan var. Fakat Nur talebeleri çok farklı.
Hiç bir şey istemiyorlar. Hiç bir yanlış harekette bulunmuyorlar. Hatta çok az bir nafaka ile geçiniyorlar. Kendilerine verilen zekâtın bir kısmını da buralardaki hizmet ve talebeler için harcıyorlar.
İşte bu gibi hususlar Dato abiyi ve aşiretini çok büyük oranda etkilemiş.
Bu büyük fedakârlık ve hizmetler için, kendilerinin de bir şeyler yapması gerektiği kanaati ile hizmetlere yardımcı olmaya başlamışlar. Fakat yaptıklarını çok az ve yetersiz buluyorlar.
Okula hiç gitmeyen Dato abi, çok sempatik ve cana yakın bir insan. Aslında bu bölgelerde yaşayan insanların en önemli ortak özellikleri çok sempatik olmaları ve sürekli tebessüm etmeleri.
Dato abi, çok güzel İngilizce konuşamadığı için duygularını tam olarak ifade edememekten şikâyetçi. Türkçeyi de çok güzel öğrenip, duygularını dilimizle daha güzel bir şekilde ifade etmek istiyor.
Dato abi, yüz üç evladından bir kaç tanesinin Türkiye'ye gidip çok güzel Türkçe ve Nur hizmetini öğrenerek iyice yetiştikten sonra, Filipinlere geri dönmelerini istiyor.
Biz burada bulunduğumuz sırada, bu konuda yardımcı olmak için Türkiye’den gelen hizmet ehli insanlardan bazı talepler dile getirildi.
Bu evlatlarının bu şekilde hem aşireti içinde, hem de Filipinlerin genelinde hizmet yapmalarını ve İslamiyet’i anlatmalarını canı gönülden arzu ediyor.
Gerçekten de burada birçok aşiretin bu manada önemli ve büyük hizmetlere ihtiyacı var. Türkiye'den gelen ve Türkiye'ye gidip yetişecek çok sayıda hizmet ve himmet insanına büyük bir ihtiyaç var ve bu durum bariz bir şekilde kendini gösteriyor.
Dato abinin hayatta en büyük maksadı, aşiretinin bütün mensuplarının Müslüman olmaları.
Biz Dato abinin bu temennisinin en kısa zamanda gerçekleşmesini gönülden ümit ve temenni ediyoruz.
Fıtrat ve hakikat dini olan İslamiyet, fıtri bir şekilde yaşayan bu insanların hem dünyalarını ve hem de ahiretlerini nurlandıracak inşallah.
Şimdi binlerce kilometre uzaklarda İslamiyet’i, buralara kadar Türkiye’den giderek anlatan insanlardan etkilenerek kabul eden Higuanlar kabilesi var.
Bunlar, Türkiye’ye, Nur Talebelerine büyük bir muhabbet ve saygı ile bakıyorlar.
Ve iman ve Kur’an hizmetlerine çok büyük ihtiyaç içindeler.