Yaptığı matematik çalışmaları ile çözümleri sadeleştirmek için çalışan Hüseyin Ergül, “Bu ikinci ve daha yüksek derecedeki denklemlerin çözümünde klasik matematikte bir yöntem var. Özellikle ikinci derece denklemlerin Diskriminant diye -yani parçalara bölmek anlamında- bir çözüm yöntemi var. Katsayılarla bilinmeyen arasında bir ilişki kuruluyor ve sonuçta da bir veya iki tane kök bulunuyor, ifade ediliyor. Oysa burada bir tane olması gerekir; çünkü kurala uygun olan da odur, kare diye geçer. Burada bir tane vardır, ikinci bir yoktur. Dolayısıyla öbür yöntemle bulunan işlem işin gerçeğine aykırıdır. Buradan hareketle, örneklemeler yaparak, çekirdek yöntemiyle çözüm kuralını buldum.
Bu kuralın avantajları: bir, gerçeğe uygun olması; iki, matematik öğrencileri ya da matematiği okumak üzere olan öğrenciler bu konuda çok fazla güçlük çekiyorlar, zorlanıyorlar, anlamıyorlar ve çabuk unutuyorlar. Oysa benim önerdiğim modelde ya da yöntemle son derece basit bir uygulamayla, çok kısa sürede, sonucu bulabiliyor, görebiliyor ve niçin öyle olduğunu algıladığı için de hayatı boyunca unutmuyor. Aynı zamanda bu, yalnız ikinci derecede denklemlerin çözümünde değil, daha yüksek derecedeki denklemlerin çözümünde de geçerli olan bir yöntem. Şimdi burada anlatmak istediğim ikinci derecede denklemlerin klasik matematikte olan ve bilinen Diskriminant kavramı olmadan bu denklemleri nasıl çözüyoruzu anlatmak. Bir sayı ekseni üzerinde sıfır, hem sınır sayısıdır hem de yokluğun sembolüdür. Ax kare artı bx artı c eşittir sıfır denklemi ya da fonksiyonu ikinci dereceden bir denklemdir.
Buradaki X'in üzeri ikiden başlamak üzere; üç, dört, beş, altı, yedi N'e kadar gider. N'in kaç olması önemli değildir. Bütün denklemlerin ya da üstü denklemlerin, yüksek derecedeki denklemlerin çözümü çekirdek fonksiyon yöntemiyle basit bir şekilde çözülür” dedi.
İHA