Mustafa Gürlek-Mehmet Güler'in haberi:
Eski astsubay Muhsin Polat, 'disiplinsizlik' gerekçesiyle TSK'dan ihraç edilen yüzlerce YAŞ mağdurundan sadece biri. Polat, bir zamanlar komutanlık yaptığı Kocaeli'nin Kandıra ilçesindeki pazarlarda gözleme satarak geçimini sağlıyor. İtibarının iade edilmesini bekleyen eski astsubay, "Pazarda 'Komutanım, iki gözleme gönder.' sözüne alışmak kolay olmadı." diyor.
Yüksek Askerî Şûrâ (YAŞ) kararlarında 'disiplinsizlik' gerekçesiyle haksız yere ordudan uzaklaştırılan subay ve astsubaylar, iade-i itibarlarını almak için TBMM'ye gönderilen tasarının yasalaşmasını bekliyor. Anayasa değişikliği ile birlikte mağduriyetlerinin giderilmesini isteyen YAŞ mağdurlarından biri var ki, karakol komutanı olduğu ilçede şimdi pazarcılık yaparak geçimini sağlıyor.
Hayata zor şartlar altında tutunmaya çalışan Muhsin Polat'ın astsubaylığa giden yoldaki hikâyesi, 1987 yılında askerlik yaptığı günlerde başlar. O yıl vatanî görevini yaparken tezkere bırakan Polat, uzman çavuş olur. Göreve başladıktan sonra astsubaylık sınavını da kazanan Polat, dört ayrı şehirde çalıştıktan sonra 1996 yılında Kandıra Jandarma İlçe Karakol Komutanı vekilliğine atanır. Karakol komutanı olmadığı durumlarda ilçenin asayişinden sorumlu olan Muhsin Polat, kaymakamın başkanlığındaki güvenlik toplantılarına katılır. İlçenin güvenlik sorunlarıyla yakından ilgilenen ve Kandıra halkı tarafından çok sevilen Polat, beklenmedik bir haber karşısında âdeta yıkılır. Hayatı hep mücadeleyle geçen astsubay 'disiplinsizlik' gerekçesiyle TSK'dan ihraç edildiğini nöbetçi olduğu sırada öğrenir. Nöbeti devralmaya gelen arkadaşına görevi, mesaisi bitene kadar devretmez.
Karakoldaki odasında kişisel eşyalarını toplarken kimliğini ve silahını bırakmak zorunda kalan Muhsin Polat, "O gün serseri bir kurşun gelseydi de o elbiselerle ölseydim." diyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yıllarca hizmet etme düşüncesi içerisinde subaylık sınavlarına hazırlanan Polat, "94 olan sicil puanına rağmen 'sen disiplinsizsin' diye ihraç edilmeyi hazmetmek hiç de kolay olmadı." diyor. Bir anda ev hanımı eşi ve dört çocuğu ile ortada kalınca, akrabalarına telefon edip yardım ister. Akrabalarının ilgisizliği ise acısını bir kat daha artırır.
Dönemin ilçe belediye başkanı, beldenin asayişini sağlayan eski komutana sahip çıkarak geçimini karşılaması için büfe yeri gösterir. Bir süre büfe işlettikten sonra, yol genişletme çalışması ile büfesi kaldırılır. Yeniden ortada kalan Muhsin Polat, görevdeyken aldığı evini satarak borçlarını öder; ama bu kez de evsiz kalır. Başka iş bulamayınca, eşi ile beraber pazarcılık yapmaya başlar. Son altı yıldır eşi ile beraber, eski bir araba ile pazarlara giden Polat, Kandıra ve çevredeki pazarlarda gözleme yapıyor, yumurta, yufka, peynir ve Kandıra yoğurdu satıyor.
Pazarda halkın kendisini tanıdığını söyleyen mağdur astsubay, ilk başlarda pazarcılık yaptığı için yadırgandığını fakat sonraları bu duruma kendisinin de alıştığını söylüyor. Pazarda bazen, "Komutan, bize oradan iki gözleme ve iki ayran gönder." sözleriyle muhatap olduğunu kaydeden Polat, "Doğduğumda yetim kaldığım gibi devletin de yetim bıraktığı bu hayata alışmak kolay olmadı." diyor. 12 Eylül referandumu ile birlikte YAŞ kararlarına yargı yolunun açılmasına yönelik yapılan düzenlemeyi dört gözle beklediğini ifade eden Polat, çıkacak uyum yasalarıyla karakolda bıraktığı itibarını geri alacağı günü bekliyor.
Zaman