Bu tip bir uygulamadan haberim vardı ama bunun için özel eğitilmiş ve ismine din polisi denen bir görevlinin olacağını hiç düşünmemiştim.
Böyle bir isimlendirmeyi de, Suudi Arabistan’da meydana gelen bir olay sonrası bize kadar ulaşan bir haberi okuyunca öğrendim.
Hayli garibime gitti. Haber; “Suudi Arabistan'da parkta yürüyüş yapan çifti durduran din polisi, Suudi kadın tarafından dövülerek hastanelik edildi” şeklinde başlıyordu ve devamında da fazla bir detay yoktu, sadece haber bahane edilerek aşağılama vardı. O nedenle haber çarpıtılmış diye düşündüm…
Çünkü, dinimize göre bir çift yan yana yürürse bu suç olmamalıdır bundan dolayı neden durdurulsun? Yani din polisi acaba o çifti sırf yan yana yürüdükleri için mi durdurmuştu? Yoksa başka bir nedeni var mıydı? Bilemiyorum… Çünkü dediğim gibi detay yoktu…
Din polisi…
Ben hep şunu bilirim şayet bir insan dinin bir emrini yerine getirmezse günaha girer ve kiramen katibin melekleri bunu kaydeder, ancak bunun cezasını ahirette çeker dünyada değil, ben böyle biliyorum.
Oysa Suudi’de demek ki, durum böyle değilmiş. Dinin emirlerini yerine getirmeyen insanları yakalayıp mahkeme huzuruna çıkaracak polisler varmış ve bu polisler, faraza yolda yan yana yürüyen bir çifti görürse onu durdurup kimlik sorma ve yakınlık derecesini öğrenme yetkisine sahipmiş. Zinhar bu kişiler karı koca değilse gerisini siz düşünün…
Şayet böyleyse demektir ki, orada din adına gayet sert bir diktatörlük hüküm sürüyor.
Ben bu konularda yetkili biri değilim, yani dinimizin böyle bir emri var mı? Mesela namazını kılmayan birini yakalayıp cezalandırmak gibi veya orucunu tutmayana işte mesela on kırbaç vurulacaktır gibi hükümler var mı? Detaylı bilgim yok…
Mezheplere göre bunların detayları nelerdir? Bunları elbette ehli olanlar bilirler.
Dediğim gibi benim bildiğim ve inandığım ceza kanununa girmemiş hiçbir içtihat veya dini hüküm öyle uluorta uygulanamaz ve polisin keyfine bırakılamaz. İnsanlar dinlerinin emirlerini yaşamıyorlarsa bunun cezasını ancak ahirette çekerler.
Ama dinin bir hükmü aynı zamanda kanunlaştırılmış ve ceza hukuku içinde yer almışsa elbette o kanuna aykırı hareket edenler yakalanıp cezalandırılırlar. Dinin emrini yerine getirmiyorlar diye değil. Kanuna aykırı hareket ediyorlar diye cezalandırılırlar. Ben öyle biliyorum ve öyle inanıyorum ve öyle de olmalıdır.
Suudi Arabistan’da böyle bir kanun var mı? Onu da bilmiyorum. Ama haber doğru ise gerçekten bir sakatlık var demektir. Bana göre hiçbir din özellikle dinimiz sokakta yan yana yürüyor diye bir çifti durdurup hesap sormayı uygun bulmaz. Böyle bir su-i zanna cevaz verecek kanunlar üretmez.
Karıncanın hukukunu zayi etmeyen bir din böyle uluorta insanların hukukuna tecavüz sayılacak bir davranışa cevaz vermez diye biliyorum.
Ayrıca, “din polisi” adı altında bir polis gücünün oluşturulmasını da dinimiz açısından gayet sakıncalı buluyorum. Polis kendi içinde masalar oluşturabilir. Bunu fazla yadırgamıyorum, mesela ahlak masası veya uyuşturucu masası gibi geneli ilgilendiren bölümler-masalar oluşturabilir bu gayet normaldir. Ama din masası bana biraz itici geldi…
Aslında bu günkü kanunlarımız içinde zımnen de olsa dinin bazı emirlerine uymayan kişilerin de cezalandırılması söz konusudur. Mesela uyuşturucu kullanmak dinen de yasaktır. Ama, uygulamada dinin emrine uymadığı için değil de kanuna aykırı hareket ettiği için ceza verilmektedir.
O nedenle diyorum ki, din adına değil de, cezalar kanun adına verilmeli ta ki, suçlamalar dine gitmesin… Din masası oluşturmak ve dinin emirlerine uyan uymayan ayırımı yapmak ne derece doğrudur?