Peygamberler şehri olarak Urfa bilinir. Elbet Urfa da Peygamberler şehridir amma Diyarbakır daha çok Peygamberler ve Sahabeler şehri imiş. Doğrusu Diyarbakır’ın böylesine büyük bir zenginliğe nasip olduğunu bilmiyordum ve Diyarbakır Müftüsü Ali Melek’in müftülük adına yaptığı bir çalışmayla öğrendim.
Mutlaka herkesin evinde bulunması gereken bir eser olduğunu söylemeliyim. Bugünkü sınırlarımız içerisinde Efendiler Efendisi (s.a.v.)’nin vefatından sonra 639 yılından bu yana Diyarbakır’da ezan sesi hiç kesilmemiş. Hatta Türkçe ezan baskısında toptan bir ceza yememek için bir cami dışında diğer bütün camilerde ezan aslı gibi okunmuş.
Diyarbakır’ın tarihi Hz. Adem’e kadar uzanıyor ve kaynaklarda bu bilgiler verilmiştir. Dinî tarihi ise bugüne kadar böylesine gün yüzüne çıkmamıştı. Diyarbakır Müftüsü Ali Melek, mükemmel bir çalışmayla Diyarbakır’a, ülkemize ve halkımıza büyük bir hizmette bulunmuş. Kendisini buradan tebrik ederken, kitap hakkında sözü kendisine bırakmak isterim:
“Diyarbakır ilimiz, Yukarı Mezopotamya bölgesinde kurulan en önemli yerleşim alanlarından biridir. İlk uygarlıklar, bu bölgemizde oluşmaya başlamıştır. Ergani ilçesine 8 km. uzaklıkta bulunan “Çayönü Arkeolojik Kazıları” yöre tarihinin MÖ. 7000 yıllarına kadar uzandığını ve ilk yerleşik tarımın da burada yapıldığını göstermesi bakımından önemlidir.
Tarihi derinliğe ve zenginliğe sahip Diyarbakır, farklı inanç ve kültürlere ev sahipliği yapmış, buram buram tarih kokan güzel bir ilimizidir. Farklı inanç ve kültürlere sahip olan bu şehrin dinî değerlerini anlatan müstakil bir kitabın olmayışı, Müftülük olarak bizleri bu alanda çalışmaya sevk etmiş; yaklaşık bir yıllık yoğun bir çalışmanın sonunda, eseri tamamlayarak insanlığın hizmetine sunduk.
Bu eserle;
Güzel Diyarbakır’ımızın önceden beri var olan dini motiflerinin daha iyi tanınmasına katkıda bulunmayı, herkes tarafından dile getirilen ilimizin inanç turizminin gelişmesine destek olmayı, Diyarbakır’da bulunan dinî değerlerin ülkemiz insanı ile buluşmasını ve bu manevi havayı Diyarbakırlı hemşerilerimizle birlikte herkesin solumasını amaçladık.
“Dinî Değerleri ile Diyarbakır” adlı eserimizde; ilimiz genelinde bulunan “Peygamber Makam ve Kabirleri”, “Sahabe Türbe ve Kabirleri”, “Tarihi Cami, Mescit, Medrese ve Türbeler” ile “Kiliseler ve “Havralar” dört bölüm halinde incelenmiştir.
Kitabın “Tarihte Diyarbakır” başlıklı giriş kısmında, tarihte büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan ilimizin tarihine kısaca değinilmiştir. “Diyarbakır’da Bulunan Peygamber Makam ve Kabirleri” kitabın birinci bölümünde ele alınmıştır.
Hz. Âdem (a.s.)’den itibaren son Peygamber Hz. Muhammed (s.a.v.)’e kadar pek çok Peygamber ilahi vahyi tebliğ etmiştir.
Kur’an-ı Kerim’de:
“Allah’a andolsun ki biz, senden önceki ümmetlere de peygamberler gönderdik” (1)
“Hiçbir ümmet müstesna olmamak üzere, mutlaka içinde (azaptan) korkutucu bir (peygamber gelip) geçmiştir” (2)
“Her milletin bir peygamberi vardır” (3) ayeti ve benzer ayeti kerimeler, medeniyetlere ev sahipliği yapmış eski bir yerleşim yeri olan şehrimize de peygamberler gönderilmiş olmasını mümkün kılmaktadır.
Ayrıca; Peygamberlerin sayısı konusunda Hz. Peygamber’in bir soru üzerine 124 bin (bir başka rivayette 224 bin) rakamını ifade etmesi (4) ilgili hadis-i şerifler ve şehrimizin tarihi konumu ile birlikte değerlendirildiğinde, ilimizde bulunan peygamber makam ve kabirlerinin mevcudiyetini mümkün kılmaktadır.”
Eser o kadar önemli ki, özetlemek istemedim, bilgi vermeye yarın da devam edeceğim.
Vakit