Sütre edinilen şey bir sütun, bir ağaç veya yere dikilmiş bir değnek, sandalye v.s. gibi yüksekliği olan herhangi bir şey olabilir. Hadîs-i şerîfte bir ok ile de olsa sütre yapılması emredilmiştir. Yer sert olup değneği dikmek mümkün değilse, uzunluğuna bırakılır.
Sütre olarak kullanacak hiçbir şey bulunamadığı takdirde ise, namaz kılan kimse, önüne, uzunlamasına bir çizgi çizer. Hilâl gibi kavisli de çizilebilir. Maksat onun arkasında olan şeylere bakıp da kalbini meşgul etmemektir. Yere serilen seccade, yere çizilmiş olan çizgiden daha fazla önünden geçmeğe mâni olduğu için, sütre yerine de geçer.
İbn-i Âbidîn, önüne elbise veya kitabını koymayı da sütre olarak kâfi görür. Sütreyi dikmek, yatık koymaktan; yatık koymak da çizgiden evlâdır.
Erkek kısmı önünden geçeni ikaz için okurken sesini yükseltebilir. Sadece "Sübhânallah" da diyebilir. Namaz kılanın önünden geçilmesi, onun namazına zarar vermez. Ancak geçen kimse günahkâr olmuş olur. Cemaatle kılınan namazlarda, yalnız imamın önünde sütrenin bulunması kâfidir.
Sorularla İslamiyet