Diyarbakır'da görülen Fırat kaplumbağası (Rafetus euphraticus) yavrularının bulunduğu alanda inceleme yapılacak.
Diyarbakır'da bazı vatandaşlar, Türkiye'de Fırat ve Dicle nehirleri civarında bulunan, nesli tükenmekte olan yumuşak kabuklu Fırat kaplumbağasının yavrularını gördü.
Durumun bildirilmesi üzerine Dicle Üniversitesi öğretim üyelerince söz konusu bölgede inceleme yapılması için çalışma başlatıldı.
"11 yılda ilk defa bu kaplumbağaların görülmesi bizi mutlu etti"
DÜ Fen Fakültesi Zooloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Satar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu kaplumbağaların sadece Dicle ve Fırat su havzalarında İran, Türkiye, Irak, Suriye'nin belirli yerlerinde yaşadığını söyledi.
Fırat kaplumbağasının nehir kenarında ve çeşitli tatlı su alanlarında, kalıcı ve geçici akarsu kollarında, yavaş akan nehir bölümlerinde yaşadığını anlatan Satar, Trionychidae familyasından olan Fırat kaplumbağasının çiftleşmelerinin mart ayında gözlendiğini, ortalama olarak bir kaplumbağanın 30-40 yumurta yumurtladığını bildirdi.
Vatandaşların Dicle Nehri'nde nesli tükenme tehlikesi altında olan Fırat kaplumbağası yavrularına rastlamasının önemine değinen Satar, "11 yılda ilk defa bu kaplumbağaların yavrularının görülmesi bizi mutlu etti. Daha önce erginlerine rastlıyorduk. 11 yıldır ilk defa bu kaplumbağaların bulunduğu üreme alanları olduğunu gördük." dedi.
"Yavruların üreme alanları koruma altına alınacak"
Kaplumbağalarla ilgili proje başlatacaklarını dile getiren Satar, "Buradaki yavruların üreme alanı koruma altına alınacak." diye konuştu.
Fırat kaplumbağasının Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği'nin (IUCN) kırmızı listesinde bulunduğunu, soyunun tehlike altında olduğunun belirtildiğini aktaran Satar, şunları kaydetti:
Kaplumbağalar maalesef balıkçı ağlarına takılıp ölüyorlar. Kaplumbağaların yaşam alanlarında avlanmanın yasaklanması gerekir. Çünkü bu tür kaplumbağaların soyu tehlike altında. Bu tür yaşam alanlarında tüm diğer canlılar gibi, mutlaka bu kaplumbağa da bir denge sağlıyordur. Belki de zararlı bir balığı tüketiyordur. Eğer bu yok olursa o alandaki zararlı tür öne çıkacaktır. Bu türün yeni üreme alanlarının tespiti ve korunması için çalışma yürüterek, elde edeceğimiz bilgileri Tarım ve Orman Bakanlığı ile paylaşacağız."
AA