Kıt’a
Geri gelmez, bilirim, günlerimiz;
Bize yalnız onu anmak kaldı.
En güzel çağları etdik zâyi’,
Kaybolan gençliğe yanmak kaldı...
Nazm
Deri, tel, tahta, kamışdan nice savt dinletiyor;
Mûsıkî, insanı teshîr ile te’sîr ediyor.
Koca bir âlemi teşkîl ile hadsiz nağamât;
Kulağın Sânii Allâh, sesi halk etdi diyor…
Rübâî
İş çok, vakit az; mevtini dûr etme sakın!
Aslâ yorulup yılma, fütûr etme sakın!
Allâh’a güven en kötü anlarda bile;
Zor gelse de hizmetde kusûr etme sakın!
Dörtlük
Kin, gayz, adâvet yok sana;
Mü’minler ancak kardeşim.
Düşman benim nefsim bana;
Cehdim budur, zordur işim...