Dostların, dostluğunu, sınarız bazen,
Eleğin üstünde, kalan fazla mı?
İyilik gördükçe yüzüme gülen;
Kötü günümde de, dîdar olan mı?
Öyle bir zaman ki; şimdiki zaman,
Bahtiyar bir kardeşe, yolu soran mı?
Sahip değil kimse, kendi nefsine;
Kahraman-ı Ehl-i Takva, bulan mı?
Acıdım dostuma, bana acıdım;
Benimle hemhâl; dostum olan mı?
Nice dostlar geldi-geçti fasl ile;
İçinde derdime, derman bulan mı?
Dilhun oldu nice dost, derdimle dilhun,
Bir bade gönlüme, inşirâh sunan mı?
Ey gönül, kimedir kederin, kime;
Bütün etvâriyle, meftûn olan mı?
Dava-i ahibbaım, bana yâr imiş,
Karındaştan alâ, dostum olan mı?
Siyaset yüzünden, küsülür bazen,
Tercih başka; Davası Nur olma mı?
Mihengimiz, Nur-u Kur’ân olmalı,
Bu olunca, ihtilâf son bulma mı?
Olmuyor a dostlar, böyle olmuyor,
Aziz Üstad görse; hesap sorma mı?
İttihada müheyya, her birimiz,
Muhabbetle birbirini, sarsa olma mı?
Olur, bal gibi olur, dost, dostunu;
Dersanede, Dilbeste, Divanda bulur.
Dostların dostluğu
{{member_name}}
{{formatted_date}}
{{{comment_content}}}
YanıtlaYükleniyor ...
Yükleme hatalı.