Dünyayı tehdit eden gök cisimleri!

5 Mart’ta 30 metre çapında bir gök cisminin dünyanın çok yakınından geçmesi bekleniyor.

5 Mart’ta 30 metre çapında bir gök cisminin dünyanın çok yakınından geçmesi bekleniyor. Ama ne kadar yakından geçeceğini bilmiyoruz. Bu çapta bir cismin yeryüzüne çarpması yıkıcı olabilir ve can kaybıyla sonuçlanabilir.

Göktaşı tehlikesini Avrupa Uzay Ajansı yetkilisine sorduk;

Jeremy Wilks,:

Avrupa Uzay Ajansı’ndan asteroit uzmanı Michael Kahn ile birlikteyiz. Bu asteroit gök cismi bizleri ne derece tehdit ediyor?

Michael Kahn:

Buradaki sorun bu küçük gezegenlerle ilgili çok fazla bilgiye sahip olmayışımız. Tahmini bilgilerimiz var. Ne kadar büyük olduklarını bilmiyoruz ama yaklaşık 20 30 metre çapında olduklarını tahmin ediyoruz. Ama bunların yörüngeleri, bizim dünyamıza en azından Mart ayı içinde çarpmayacağını bilecek bir bilgiyi veriyor. İçinde bulunduğumuz yüzyıl içerisinde iki kez daha karşı karşıya geleceğiz ama bu iki seferde de büyük bir ihtimalle çarpmayacağını söyleyebiliriz.

Jeremy Wilks:

Peki bu büyüklükte bir gök cisminin dünyaya çarpması ne anlama gelir?

Michael Kahn:

Bu da bizim için bir bilinmezlik. Eğer küçük çapta bir gök cismi ise bu muhtemelen atmosferde parçalanır. Bir kaç yıl önce Rusya’nın Çelyabinsk bölgesinde yaşandığı gibi. O zamanlar küçük bir hasar oluşmuştu ama can kaybı olmadı. Ama en kötüsü böyle bir cisim dünyaya vurduğundan büyük çapta çukur oluşur ve bazı can kayıpları olur.

Jeremy Wilks:

Genel olarak gök cisimleri bizleri ne kadar tehdit ediyor?

Michael Kahn

Küçük gezene adını verdiğimiz gök cisimleri dünya için her zaman tehdit oluşturuyor. Dünya yüzeyine bakacak olursanız gök cisimlerinin çarpmasıyla oluşmuş olan etkilerini görürsünüz. Bu pek olası değil ama büyük bir çarpma olması halinde medeniyetlerin sonunu getirecek sonuçları olabilir. Her şey gök cisminin büyüklüğüne bağlı. Eğer bir kilometrelik çapında bir cismin çarpmasını varsayarsak bunun küresel etkileri olacağını söyleyebiliriz.

Jeremy Wilks:

Biz bu tehlikeye karşı neler yapmalıyız ?

Michael Kahn

Bununla ilgili iki şey yapabilirsiniz. Birincisi problemin ne kadar büyük olduğunu anlamaya çalışmak ve bu düşmanı sürekli izlemek. Biz sürekli bu cisimlerin hareketlerini takip ediyoruz. Teleskoplarımız gökyüzünü sürekli gözetliyor. Asteroit görünümlü bir cisim fark edildiği zaman bununla ilgili veriler anında bilgisayarlara aktarılıyor ve bu veriler de sık sık güncelleniyor. Yani bu cisimlerin nerede olduklarını ve yüzyıl sonra nerede olacaklarını biliyoruz. Ama tabi bunun da sınırları var. Daha küçük olan cisimleri çok fazla takip edemiyoruz. Bu cisimler ne kadar küçükse o kadar karanlık oluyor. Ayrıca şu an bize yaklaşmakta olan cisim gibi güneşin olduğu taraftan geliyorsa bu cismi gözetleyemiyoruz. Bunun da her zaman riskleri vardır.

Jeremy Wilks:

Çelyabinsk bölgesine düşen cisim de güneşin olduğu yönden gelmişti o yüzden görememiştik. Bununla ilgili hiç bir şey yapamıyor muyuz?

Michael Kahn:

Bu bizim için bir gri alan. Sanırım uzun bir süre daha bununla ilgili pek bir şey yapamayacağız. Belki de 50 yıl

Jeremy Wilks:

50 yıl sonra nasıl olur?

Mchael Kahn:

Yörüngeye sabitlenmiş bir teleskop koyarız, bu da güneşin yörüngesini gözler. Farklı pozisyonlara konulan teleskoplar bu yörüngedeki hareketleri izler. Ayrıca aynı yere odaklanmış farklı teleskoplar olur. Ya da gezegenler arası boşluğu hesaplayan ve 10 metre çapındaki küçük cisimleri bile izleyen radarlar olabilir.

Euronews

Yorum Yap
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
Yorumlar (1)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Bilim - Teknoloji Haberleri