Dünyevileşme, özellikle Müslümanlara giydirilmeye çalışılan deli gömleğidir

İstanbul Ticaret Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi ile İslami İlimler Araştırma Vakfı (İSAV) tarafından düzenlenen "Günümüz İslam Toplumunda Dünyevileşme ve Nedenleri" başlıklı uluslararası tartışmalı ilmi toplantı, gerçekleştildi

Dünyevileşme, özellikle Müslümanlara giydirilmeye çalışılan deli gömleğidir

İSAV Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Salih Tuğ, farklı ülkelerden programa katılan konuklar için kısa selamlama konuşması yaptı.

DÜNYEVİLEŞME, BUGÜNKÜ MÜSLÜMANLARIN OLDUĞU KADAR ASLINDA İNSANLIĞIN SIKINTISI

Toplantının Tertip Heyeti Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kavas, bugün laiklik, sekülerizm ve dünyevileşme kavramlarının birbirine girdiğini belirtti ve şunları anlattı:

"Fransa, dünyada en laik ülke olarak bilinir. Bugün Papa'yı seçen 258 kardinalin neredeyse 150 kadarı Avrupalı. Özellikle Fransızlar ve İtalyanlar, bu seçimde çok etkinler. Şu anda yeryüzünde 200 bin Katolik okulu, 40 milyon öğrenci var. Fransa'daki 60 bin okulun 10 bininin kapısında Katolik okulu yazıyor. 2 milyon öğrencinin 300 binden fazlası ise Müslüman öğrenci, Avrupa'da, Fransa'da yaşayan Müslümanların çocukları.

Fransa, 1910 yılında din ile devleti resmi olarak ayırıp 120 bine yakın rahip ve rahibeyi imzalı kağıtla ya laik olmaya zorladı ya da sınır dışı etmeye karar verdi ve 60 bin kişiyi sınır dışı etti. İçlerinde Osmanlı Devletine gelenler oldu. Bir sürü misyoner okulu açanlar oldu. Sadece Fransa'nın dinle imtihanı değil bu, din kanunla ayrılmaz. Din, insanın dünyasıyla, ahiretiyle ilgili konu ama bu kavram nedir, ne değildir? Dünyevileşme, bugünkü Müslümanların olduğu kadar aslında insanlığın sıkıntısı."

İNSAN, ALLAH'I SEVMEZSE DÜNYEVİLEŞİR VE AŞAĞILARIN AŞAĞISINA DÜÇAR OLUR

Programın açılışında konuşan eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Süleyman Ateş, Kur'an-ı Kerim'deki "Tin Suresi"ni ele alarak Allah'ın insanı en güzel şekilde yarattığını söyledi.

Bu surede "incir" ve "zeytin"e değil peygamberlerin yetiştiği bölgeye yemin edildiğini belirten Ateş, "Bu bölge, Hz. Musa'nın, Hz. İsa'nın, Hz. Peygamber'in yetiştiği ve peygamberlik yaptığı, mesajlarını ilettiği bölgelerdir. Bu surede insanın en güzel şekilde yaratıldığı vurgulanır. Eğer insan nefsine uymazsa bu noktaya çıkabileceği söylenir fakat Allah, insanın bunun tersini yaparak aşağıların aşağısına indiğini de bizlere söyler." dedi.

Ateş, insanı insan yapan temel unsurun Allah sevgisi olduğunun altını çizerek, "İnsan, Allah'ı sevmezse dünyevileşir ve aşağıların aşağısına düçar olur. İnsan nefsi ne yazık ki hiç yetinmeyi bilmez, gözü duymaz. Bir arabası olsa daha üstünü ister. Oysa bunların hiçbirisi kendisiyle ahirete gelemez. Peygamber Efendimizin buyurduğu gibi, "İnsanın kendisiyle beraber kalacak olan sadece amelidir.' Dünyevileşme, Peygamber'in bu sözünü unutmakla ortaya çıkar." diye konuştu.

İnsanın yapması gerekenin Hak sevgisiyle hareket etmek olduğunu vurgulayan Süleyman Ateş, şunları kaydetti:

"İnsanın Allah'la beraber olması için onun emirlerine göre hareket etmesi gerekir. Kişi, bunu yaparsa bunlar kendisi için cennet nimetleri haline dönüşür. Eğer dünyada kötülükler yapmış, nefsine tabi olmuşsa o da cehennem azabına dönüşür. İnsanı olgunlaştıran ve dünyevileşmekten koruyan Hak sevgisidir. Cenab-ı Hak, bunu bize peygamberleri aracılığıyla bildirmiştir. İşte insan insanı yapan budur ve ancak buna Allah sevgisiyle ulaşılır. Aksi takdirde dünyevileşme kaçınılmazdır."

"DÜNYEVİLEŞME, İNSANLIĞA GİYDİRİLMEYE ÇALIŞILAN BİR DELİ GÖMLEĞİDİR"

İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. İsrafil Kuralay da dünyevileşmenin sadece İslam toplumunun değil dünyanın da en önemli meselesi olduğunu dile getirdi.

İnsanlığın dünyevileşmeye zorlandığını söyleyen Kuralay, "Dünyevileşme, insanlığa giydirilmeye çalışılan bir deli gömleğidir ve bu gömlek şu anda en çok Müslümanlara giydirilmeye çalışıyor. Bu emperyalistlerin, Batı'nın yıllardır uyguladığı bir politikadır. Batılılar, kendilerini sekülerleştirdiklerini söylüyor ama dinlerini bir kültür ve medeniyet olarak yaşamaya ve yaşatmaya devam ediyor, sekülerliğin içinde kendi dinlerinden kaynaklanan kültür ve değerleri de bize dayatıyorlar." ifadelerini kullandı.

Kuralay, dünyevileşmenin en önemli sonuçlarından birisinin ahlaksızlık olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Dünyevileşme, ahlaksızlığı ve bunun sonucu olarak değersizleştirmeyi ortaya çıkarmıştır. Bugün yaşadığımız toplum tamamen dünyevileşmiş ve kapitalistleşmiş bir toplumdur. Sömürü ve paylaşımın pervasızca ve açık açık konuşulduğu bir dünyada yaşıyoruz. Şu anda dünyevileşmenin zirve yaptığı bir dönemden geçiyoruz. İslam, bir denge dinidir, denge toplumudur. Ne yazık ki bizde ifrat ve tefrit durumları söz konusu. Bizim hayatın içinde kalarak dünyevileşmeden bu hayatı yaşamamız gerekiyor. Allah, 'Onlar zekat vermek için çalışırlar.' diyor. Bizim dikkate almamız gereken bu hakikattir."

"HİKMET ARAYIŞI, EŞYAYI BİLMENİN DEĞİL ONUNLA DOĞRU İLİŞKİ KURMANIN YOLCULUĞUDUR"

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak da insanın evrene düşürülmüş, fırlatılmış değil görevlendirilmiş bir varlık olduğunu vurgulayarak, "Her şey onun (insan) için değil o, her şeyle birlikte yaratıcıyı tanımak ve görevini yapma süreci içinde yaratılmıştır. 'Bana eşyanın hakikatini öğret.' duasıyla başlayan hikmet arayışı, eşyayı bilmenin değil onunla doğru ilişki kurmanın yolculuğudur. Bizim irfani geleneğimizde ilim saf bilgi değil irfanla tahkim edilmiş bir hikmettir. Hz. Peygamber'in örnekliği, dünyevi olanı anlamlı ve ahlaki kılmanın en sahici modelidir." şeklinde konuştu.

Kızıltoprak, ahiret inancının insanı geçiciden kalıcı olana yönlendiren pusula olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti:

"Ölüm, varlığın yok oluşu değil anlamın saflaşmasıdır. Bu yüzden İslam düşüncesinde, irfan geleneğimizde ölüm son değil hakikatin eşiğidir. İnsan, burada olmanın gayesini anlamadıkça ebedi yurdun idrakine varmasını beklemek mümkün değildir. Ahiret bilinci, insanı bir tüketici olmaktan çıkarıp bir emanetçi ve misyon sahibi kılar. Dünyevileşme günümüzde sadece mala, güce, konfora, lükse düşkünlükle açıklanamaz. Tarih boyunca hep insanoğlunun bu yönde arzuları vardır fakat bu modern dönemin farkı, bu arzuların ontolojik zemin haline getirilmesidir. İnsan, artık sadece dünyayı isteyen değil dünyaya mahkum edilmiş bir varlık gibi bir cenderede tutulmak isteniyor. Dünyevileşme, artık bir zaaf değil zihniyet halini almış görünüyor. Kutsalı, makbul olanı ebedi olarak değersizleştiren büyük anlamı, kainatın içindeki insanın görevini, misyonunu sadece tüketici bir varlık haline dönüştüren bir paradigma ortaya koyuyor."

"BU ÇAĞDA HAKİKAT ARANMAZ, İNŞA EDİLİR"

Bugün dünyevileşmenin en derin yarasının yabancılaşma olduğunun altını çizen Kızıltoprak, "Bu, insanın kendine, ruhuna yabancılaşması ve kendisini sadece bir bedenden ibaret gibi görmesidir. Çağımıza 'post-truth' çağı diyorlar. Bu çağda hakikat aranmaz, inşa edilir. Bu da her şeyi imaja, algıya, role ve gösterişe indirgiyor. Artık bütün manevi kimlikler, din, ahlak ve bütün değerler, bir dekora dönüşmüş durumda. Her şey pazarlanabilir, her şey algıya malzeme yapılabilir gibi bir yaklaşım var. Bizim inanışımıza, geleneğimize göre insanı sadece bilgiyle değil hikmetle donatmamız gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Hikmet ancak sahici bir yaklaşımla mümkün olabilir. Bu yüzden sahih bir dönüşüm için yukarıdan aşağıya yapılan sistem düzenlemeleriyle değil aşağıdan yukarıya doğru gerçekleşen bir şuur inşasına ihtiyacımız var." değerlendirmesinde bulundu.

Gün boyunca süren toplantıda "İslam Toplumunda Dünyevileşme", "İlk Dönem Müslüman Toplumunda Dünyevileşme", "Dünya ve Ahiret Dengesinde Dünyevileşme", "Dünyevileşme ve Etkileşim Yolları" ve "Türkiye'de Dünyevileşme Algısı" konularında toplam 13 tebliğ sunuldu.

aa

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.

İslam Haberleri