Düşmanlarımız burda, nerde dost bildiklerim,
Canım ve kanım değil; Dostlar, kaybettiklerim.
Dostluklar yok olunca; kayboluyor ince sır;
Haram kılınan ayda, kırıp geçiyor hınzır.
İyi olan ne varsa, çiğnendi birer-birer,
Kalmamış yeryüzünde, değerli hiç bir değer.
Lâilâhe-İllallah, sesleri avaz-avaz,
Sizin gibi insanlar, insanlığa yaramaz.
Gazze’li çocukların, bedenleri parça-parça,
Bu kadar ucuz mu can; sebil gibi, harca-harca.
Bağırıyordu Nuran; “Nedir ki, bu olanlar,
Başımıza yıkıyor, bu dünyayı insanlar.”
Uçtu gitti Cennete; Cennetin çocukları,
Neden ibret olmaz ki; bunların yaptıkları.
Avrupa, Amerika, o Birleşmiş Milletler,
Onların desteğiyle; artıyor cinayetler.
Ne demişti Başbakan; Davos’ta yüzlerine;
“Öldürmeyi iyi bilirsiniz, çocuk kâtili” diye.
Biraz sesli, çokça; sessiz, cılız-cılız tepkiler,
Gazze’linin üstüne, bombalar; iner, iner.
Camiler ve Okullar, yıkılıyor birer-birer,
Allah’ım bu câniler; Cehennemine girer.
Terör Devleti oldu, top yekûn bu İsrail,
Salyaları sarkarak, saldırıyor bu rezil.
Soralım: Netenyahu!... Neden yahu, bu zülüm,
Neden yahu, bu kıyım, bu dinmeyen gözyaşı,
Cehennemde olursun; Hattab’ın arkadaşı.
Senin için Cehennem, yaratılmak gerekmiş,
Bu yaptıkların senin; tam cehennemlik bir iş…