Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Tevbe Sûresi 23-24. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor:
23-Ey îmân edenler! Eğer îmâna karşı küfrü (tercîh edip) seviyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi (dahi gerçek) dostlar edinmeyin! Artık içinizden kim onları (o hâlde iken gerçek) dost edinirse, işte onlar zâlimlerin ta kendileridir.
24-De ki: “Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, zevceleriniz, kabîleniz, kazandığınız mallar, (iyi iken) durgunluğa uğramasından korktuğunuz ticâret ve hoşunuza giden meskenler size Allah’dan, Resûlünden ve O’nun yolunda cihâd etmekten daha sevgili ise, artık Allah (hakkınızda azab) emrini getirinceye kadar bekleyin! Çünki Allah, fâsıklar topluluğunu (isyanlarındaki ısrarları sebebiyle) hidâyete erdirmez.”(*)
(*) Abdullah b. Ömer (ra) bir rivâyetinde diyor ki: “Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm)’dan işittim ki: ‘Bir malı veresiye olarak satıp da, sonra bu satılan şeyi bedelinden daha az bir fiyatla geri satın aldığınız vakit ve ineklerin kuyruklarına yapışıp zirâate râzı olarak cihâdı terk ettiğiniz zaman, artık size ancak kendi dînine geri dönünce kaldıracağı bir zilleti Allah-ü Teâlâ başınıza yükler!’ buyurdular.” (İbn-i Kesîr, c. 2, 132)