Risale Haber-Haber Merkezi
Sabah yazarı Emre Aköz, sosyologların şehitler ve aileleri üzerine çalışması gerektiğini söyledi.
Çalışmanın kaybedilen gençlerin sadece doğduğu ve yaşadığı şehirlerle, eğitimiyle, etnik kökenleriyle kısıtlı olmaması gerektiğini bildiren Aköz, şehit ailelerinin maddi durumlarının da konu edilmesini istedi.
"Şehitler sosyolojisinin" çok çarpıcı sonuçlar vereceğini ifade eden Aköz, "Hani bazen "İstanbul'daki Teşvikiye Camisi'nden neden hiç şehit cenazesi kalkmıyor" diye soranlar oluyor. Hiç de yanlış gelmiyor bana bu soru: Tersine, PKK ile savaşmaya gönderilen genç askerlerin sınıfsal durumları üzerinde düşünmeye sevk ediyor. Şehitler sosyolojisinin bir başka ilginç yönü de ailelerin tavrıyla ilgili: Başka bazı ülkelerde evlatlarını bu tip çatışmalarda yitirenler, bir süre sonra protestolara başlıyor. Bizde ise çok uzun süre şehit aileleri gıkını çıkarmadı. "Vatan sağ olsun" deyip acı gerçeği sineye çektiler. Tabii bu sessizliğin bir nedeni de ailelerin, yeniçeriler tarafından gayet sıkı biçimde denetlenmesiydi. Şehit aileleriyle yapılan bazı röportajlarda çok rahatsız edici ipuçlarına rastlıyoruz:
Bazı aileler "Benim çocuğum nasıl öldü" diye olayı sorgulamaya çalıştığında, "Sus yoksa şehit statüsünden çıkarırız, para alamazsınız" diyenler oluyormuş. Böyle tehditlerin işe yaraması için ailenin muhtaç durumda olması gerekiyor ki bu da bizi yine "Teşvikiye sorusuna" götürüyor" dedi.