Vehhab Olan Allah’ın Adıyla

Misafir Kalem

Yunus Emre Otman’ın yazısı

(Abdulvahap Yiğit Ağabeyin Vefatı Münasebetiyle)

Ey bağışlaması, affı, rahmet ve mağfireti bol Rabbim! Bizler aciz ve günahkâr ama şahit kulların olarak şehadet ederiz ki senin “Abdulvahap” adındaki kulun, Senin rızan yolunda bir ömür yaşadı ve Kur’an hizmeti uğrunda komutan değil er olarak “Yiğit”çe bir mücahede ile dünya askerliğini tamamladı ve tezkeresini alıp Senin rahmet yurduna geri döndü.

Biz senin bu nadide kulunu çok sevdik ama sen O’nun Rabbisin, bizden daha çok seversin. Senin ihsan ve ikramın da herkesten ve her şeyden yücedir. Sen şüphe yok ki Abdulvahap ağabeyimizi şanına yakışan en yüce ve mukaddes taltifler ile karşılarsın. Bizden ona manevi hediyeler, ondan bize Rahmani teselliler gönder Rabbim.

Bir insan tefekkürü ve dünyaya veda sahnesinin alemimde oluşturduğu bir takım duygularımı paylaşmak ve kaydetmek arzu ettim. Edebiyatçı veya yazar değilim ve hiç yazmamıştım bugüne kadar. Ancak bu vefat bir pencere açtı dünyamda.

Ben Bursa’da doğup büyüyen ve Abdulvahap Abi Bursa’ya geldiğinden beri onu tanıyan biri olarak hizmetlerde ne kadar gayretli, istekli, mühendis gibi hikmetli ve tedbirli bir şekilde asla ismini ve rütbesini zikretmeden, hatta asla hissettirmeden adına yaraşır bir “affı bol Rabbin kulu” sıfatına uygun şekilde hizmette fani olduğunu müşahede ettim. Ve en çok da bu hususta hizmet namına derin bir üzüntü duydum. Abdulvahap abi terhis oldu, ücretini almaya gitti fakat bizler acaba o letafette aynı vazifeleri şahsi sorumluluklarımızın önüne koyup esas maksat yapabilecek miyiz?

Dün cenaze süreci ve sonrasında birçok dostumuz ve ağabeyimizden şu söylemini işittim ve Abdulvahap ağabeyim namına iftihar ederek Rabbime şükrettim: “Abdulvahap abi profesör müydü, dekanlık mı yapmıştı, hiç bilmiyorduk” gibi çok sayıda ifade duydum.

Değil mi ki rütbeler söken, ünvanlar alan, dünya namına ne varsa biriktirdiğimiz hepsini hükümsüz kılan ölüm her canlıya tattırılacak. Öyleyse nasıl oldu da 43 yıl öğretim görevlisi olarak ders vermiş bu ağabeyim konu hizmet ve fedakarlık olduğunda en birinci talebe olmayı iftiharla görmüş? Bu ihlası nereden bulmuş, nasıl elde etmiş ve muhafazasına muvaffak olmuş diye düşünmeden edemiyorum. Ancak vefat ilanında makamını, rütbesini öğrendi insanlar ağabeyimin Elhamdülillah.

Her bir mümine örnek ve rehber olacak bu insan, iman, ihsan ve İslam tefekkürünün manen güzel bir pencere açması duasıyla.

Yorum Yap
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.
Yorumlar (4)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.