Eşler arasında sağlıklı iletişim kurma

Hasan TANRIVERDİ

Çoğu ailelerin yaşadığı sorun, iletişimsizlik sorunu. Aynı dili konuştukları halde birbirini anlamayan insanlar, bakar kör gibidir. Hz. Mevlana diyor ki, “aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşır.” Bizler aynı dili konuştuğumuz halde niçin anlaşamıyoruz?

Biliyoruz ki, insanların kendileri için, asıl gerçek olan şey, algıladıkları şeydir. Evliliklerdeki ilişkilerde çoğunlukla iki tarafın da son derece iyi niyetli oldukları halde birbirlerini tam olarak anlayamadıkları için sorun yaşadıklarını görüyoruz. Aslında her ikisi de iyi şeyler istiyorlar ama birçok evlilikte çiftler birbirlerinin ne söylediğini algılayamama problemi yaşıyorlar. Eşlerin sürekli söylediği söz şudur: “Eşim beni anlamıyor!”

Çünkü biz insanların bir zaafı var ki, konuşurken dinleyemiyoruz, dinlemeyi sevmiyoruz. Çok konuşmak aslında iletişim sağlamadığını yüksek dozda tartışmak ise bazen iletişimi kilitlediğini bilmemiz gerekiyor.

Eğer her tartışmadan sonra karşılıklı düşman gibi ayrılıyorsak, her iki tarafın da davranışlarını gözden geçirmesi gerekir. O zaman tartışmayı sürdürmek yerine olumsuzlukları buzdolabına koyup, sevgimizi artırmamız gerekmektedir. Çünkü sevginin bir çeşit tedavi edici özelliği vardır.

Birbirinizi eskitmeyin, çünkü evlilik bir oyun değil hayatın kendisidir. Eşlerin daha nice yıllar birbirlerine ihtiyaçları olacaktır. Özür dilemeye yer bırakmak gerekir. Tahammülde ve hoş görüde uzun soluklu olabilirseniz evliliği yürütmede ve mutluluğu yakalamada başarılı olabilirsiniz.

Kadınlar sağlıklı iletişime daha yatkın olduğundan, evde konuşan ve dertleşen erkekleri severler. Erkekler ise, dilsiz kadınları severler. Genellikle tartışmayı uzatmak istemediğinden, “haklısın” kelimesini kullanmayı alışkanlık haline getirmişlerdir. Hanımlar ise bu cümleyi asla yeterli görmedikleri gibi, eşlerinden farklı açıklama beklerler.

Anadolu’da, anneler oğullarına kız tavsiye ederken “ Oğlum, bu kızın ağzı var dili yok, tam bize göre bir kız” tabirini çok kullanırlar. Bu tabir, o kızın sadakatli olduğunun ifadesidir. Aslında anne oğluna değil de, kendine göre kız seçmiştir.

Anadolu kültürümüzde yanlış bir inanış vardır ki, erkekler, genellikle kadınların kendilerine hizmet etmek zorunda olduğunu kabullenirler. Unutmayalım ki, esas olan karşılıklı hizmet ve paylaşmaktır. Çünkü evlilik, ancak iki kişinin birlikte yürüteceği bir kurumdur.

İnsanoğlu sadece fiziki olarak değil, ruh olarak ta güzeldir. Sevgi bu ruhu tedavi eder. Düşmanlık ise, ruhu köreltir, zıt duyguların oluşmasını hızlandırır. Kâinatta sevgi dilinden anlamayan hiçbir canlı yoktur ki, insan mı bu dilden anlamayacak. Yeter ki sağlıklı bir iletişim ile bu dili kullanma becerisini kazanalım.

İnsanlar, beton duvarlar gibi değil, hücreler gibi yarı geçirgen olmalı. Muhabbeti ve sevgiyi yağmur gibi dağıtmalı.

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.