Dış politikadan ekonomiye kadar her şeyi, özetle dünyayı bir bütün olarak daha iyi anlamak mı istiyorsunuz, Facebook ve Microsoft’un son durumuna bakın…
Facebook, dünyanın en yenilikçi 100 şirketi arasında geçen yıl birinciydi…
Bu yıl ne oldu?
Listeye bile giremedi.
Bill Gates’in Microsoft’u ise 38 basamak gerileyerek 86’ncı sıraya düştü.
Neden?
Çünkü hayat, özellikle de teknoloji sektöründe, en küçük bir yavaşlamayı bile kabul etmiyor.
Değişim bu kadar hızlanınca da özellikle buna uyamayanlar açısından bir çağ bunalımı doğuyor…
***
Yaşanan ekonomik bunalımın ‘bir çağ değişimi’ olduğunu…
Üretimin geldiği ‘Bilgi Toplumu’ aşamasını simgeleyen Silikon Vadisi ile ‘Sanayi Dönemi’nin eskilerde kalan finans anlayışını simgeleyen Wall Street arasındaki bağın koptuğunu…
İçinde bulunduğumuz ‘Bilgi Toplumu’ çağında hala varlığını sürdüren ‘Sanayi Dönemi’nin köhnemiş finans yapısının Joseph Schumpeter’in ‘yaratıcı yıkımına’ uygun bir biçimde dönüştürüldüğünü hem yazıp, hem söylüyorum…
***
Epeydir seslendirdiğim bu küresel bunalım analizine denk düşen seslere de daha çok kulak kabartıyorum…
Amerikan Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke de…
Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick de zaman zaman bu öngörümü güçlendirecek açıklamalar yapıyorlar…
***
Ama beni daha çok keyiflendiren, bir süre önce Le Monde’da okuduğum, Nobelli iktisatçı Edmund Phelps’in özetle, ‘Batı ekonomileri yeterince ‘yenilikçi’ değil’ diyen röportajı oldu.
Wall Street’in elindeki fonları ar-ge’ye yatırmadıkça, yeni çağa uygun sürekli ve düzenli bir büyümenin sağlanamayacağını, çağa uygun yeni yapılanmanın da gerçekleşmeyeceğini düşündüğüm için bu röportajı daha da özenle okudum.
***
Edmund Phelps’in ilk tespiti şuydu:
“Geriye dönüş artık mümkün değil. ABD, tüketim maddelerinin Asya’da üretilmesi ile artık rekabet edemez. Böyle olmasına rağmen, eğer finans sektörü doğru düzgün işlerse, imalat ve sanayi sektörü için ‘motor’ güç olabilir. Eğer bankalar, araştırma ve geliştirme fonlarını ve uzun vadede de yeni buluşların yapıldığı endüstri projelerini desteklerse, endüstri sektörü tekrar rayına oturacaktır.”
Phelps, “bizim ekonomilerin kusuru, yeni buluşlar için ‘araştırma ve geliştirme’ fonlarının yetersizliği midir” sorusuna da şöyle yanıt veriyordu:
“Evet. Bu durum finansal krizden önce de böyleydi. 10 sene önce Silikon Vadisi projelerinin finansmanı Amerikan gayri safi milli hâsılasının yüzde 1’i kadardı. Bugün bu oran yüzde 0,2. Yeni buluşların çoğu eski patentlerin değişik uzantılarına dair ve tüketiciye sonuçta hiç ulaşmıyor. Batı ekonomileri yeterince ‘yaratıcı’ değiller, eğer hiçbir şey değişmezse, büyüme yeterince ‘iş imkânı’ yaratamayacaktır.”
***
Söylediklerinizin…
Nobel almış bir meslektaşınız tarafından da söylendiğini görürseniz, bundan memnuniyet duyarsınız elbette.
Ama bundan çok daha önemlisi, doğru teşhis koymadan, doğru tedavinin de olamayacağı gerçeğidir…
Krizin derinlemesine entelektüel bir analizine çok ihtiyaç var.
Amerikan Merkez Bankası Başkanı Ben Bernanke ne diyor?
ABD ekonomisinin görünümünün ‘olağandışı belirsiz’ olduğu uyarısında bulunuyor…
Neden?
Çünkü bu, kriz değil, çağ değişimi, çağın bunalımı…
***
Ama bizim topraklarda derinlemesine objektif analizlerden ziyade, İttihat ve Terakki usulü ölçüsüz övünme ve abartılı propagandayla dalkavukluk asıldır…
O halde, 12’nci ölüm yıldönümünde Can Yücel’i anmanın tam sırası, ne demişti:
‘Kabaramazsın kel Fatma
Atan güzel, sen çirkin’…
Star