Fethe medar müjdeli yer, bir Sultana müyesser,
O Fethin Sembolünü, bir menhûs madde keser.
Açtırmaz da yasaktır der; bir sürü derbeder,
Yıllar-yılı Mü’minlerde; deva bulmaz bir keder.
Ayasofya’mız mahzûn, Ayasofya kederli,
Cami olan Ayasofya, Halk katında değerli.
Dindirelim gözyaşını, bu Tutsaklık son bulsun,
İlk günkü haşmetiyle, O Tepeye kurulsun.
Koca Fatih vakfeylemiş, bir de ferman söylemiş,
Allah, Resûl lâneti; değiştirenlere demiş.
Seksen yıldır Ma’bed değil, Müze diye anılır,
Yıllar-yılı bu lânetle, bilmem nasıl kalınır.
Sembol yere inmişse; nerde kaldı ki izzet,
Sembolü kaldır yerden; dua kılsın hep Millet.
Ma’kûs talih, son bulsun; açılsın Ayasofya,
Bir Fetih daha olsun, kapansın sakîl dosya.
Kanunla yasaklandı, kalksın şimdi kanunla,
Barışalım geçmişle, gelecek o yarınla.
İçte, Dışta muhalefet, kahrolacaksa olsun,
Yeter ki; Aziz Atam, Fatih’im memnun olsun.
Kan, Can verip Fethedenler; açmışlar O Ma’bedî,
Demişler ki; Bu Ma’bed açık kalsın ebedî.
Hiç emeği olmayan; Kapatıp yapmış Müze,
Bu yapılan ayıbı; Kim lâyık gördü bize.
Yüzleşelim kendimizle; yanlışlıktan dönelim,
Ecdadımın kıymetini, yeter artık; bilelim.
Seksen yıldır sekti geçti, musâb olan nice taşlar,
Yok yere, ipe gitti; bahaneyle nice başlar.
İflâh etmez bu beddua, Ülke sıkılır durur,
Ülke Şahlanacakken; bir muzır mâni olur.
Kalksın bütün mâniler; mâniâlar yıkılsın,
Gelsin de Ehl-i Îmân; Namazlarını kılsın.
Açana, Dua etsin; Fatih ve Torunları,
Geride bırakalım, bu menhûs sorunları.
Sultanahmed, Ayasofya; Mahyaya ayak olsun,
Yazalım o Mahyaya; Fethin Mübarek olsun.