Risale Haber-Haber Merkezi
Tunus Nahda Partisi’nin lideri Raşid El Gannuşi, Türkiye'de hayran olduğu isimlerin başında Said Nursi'yi saydı.
Hürriyet'ten Nuran Çakmakçı'ya konuşan Gannuşi, yıllarca sürgünde yaşadı. Halk ayaklanması başladıktan sonra ülkesine döndü, Tunus Devrimi’ne imzasını attı. Cumhurbaşkanı olabilecekken iktidarı kendi elleriyle bir kenara itti.
Gannuşi'nin ilgili cevabı şöyle:
Türkiye’de hayran olduğunuz lider var mı?
Evet, Saidi Nursi’yi beğeniyorum. Erbakan’la diyaloğumuz vardı. Tabii Erdoğan’ı beğeniyorum. Fethullah Gülen’i de beğeniyorum. Bunların dördünün de İslam’la modernizmi biraraya getirmeye çalıştığına inanıyorum. Az kalsın Adnan Menderes’i unutuyordum. O da önemli bir isim. Aslında Türkiye’de modern İslam’ın kapısını ilk o açtı.
Raşid Gannuşi kimdir?
Gannuşi, Tunus’ta İslami Yöneliş Hareketi’ni kurduktan sonra 1981’de tutuklandı. Aralıklarla toplam dört yıl cezaevinde kaldı. Tunus’un eski diktatörü Zeynel Abidin Bin Ali’nin ülke yönetimini ele almasından sonra serbest bırakıldı.
Ancak Bin Ali’nin 1990’lı yıllarda kurduğu İslamcı partiyi dağıtmasının ve siyasi baskıyı artırmasının ardından Tunus’u terk etmek zorunda kaldı. Londra’da geçirdiği 22 yıllık sürgün hayatının ardından devrimle birlikte ülkesine döndü ve hükümette doğrudan görev almak yerine parti liderliğini seçti. Hükümetteyse sadece Gannuşi’nin yeşil ışık yaktığı adaylar yer aldı.
Türkçe seçmeli ders oldu
Türkçeyi seçmeli ders olarak liselere koyduk. Ancak bazı kişiler bundan çok rahatsız oldu. İtalyanca, Almanca, Rusçadan rahatsız olmuyorlar, tarihi hafızayı harekete geçirip Türkçeden rahatsız oluyorlar. Oysa Türkçeye çok talep var. Tabii Arapça ve Fransızca zorunlu dersler, onun dışında İngilizce de alınıyordu. Şimdi sadece başkentteki belli enstitülerde değil, bütün liselerde seçmeli Türkçe dersi var.