Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde Cunda (Alibey) Adası'ndaki tarihi Taş Kahve'nin üçüncü kuşak sahipleri, dedelerinin mübadele sırasında Girit'ten getirdiği 150 yıllık dibek taşında öğütülen geleneksel kahve lezzetini yaşatıyor.
Sarımsak taşından duvarları ve yüksek camlı pencereleriyle adanın merkezinde bulunan yaklaşık iki asırlık kahvehane, ziyaretçilerini yıllardır aynı dibek taşında dövülen kahvenin kokusuyla karşılıyor.
Tarihi dibek taşında 30 kilogramlık tokmaklarla vurularak öğütülen kahve çekirdekleri, elenerek pişirildiği pirinç cezvelerde kıvamı ve lezzetiyle müşterilerinin damaklarını tatlandırıyor.
Kahvehanenin üçüncü kuşak sahibi ve işletmecisi Hüseyin Barış, dedelerinden kalma kahvehaneyi aile olarak yaklaşık 100 senedir işlettiklerini söyledi.
Barış, kahveyi geleneksel yöntemle ürettiklerini anlatarak, şöyle devam etti:
"Döverek yaptığımız bu kahvenin adı 'dibek kahvesi' ve adını dibek taşından alıyor. Bu taş 150 yıllık. Dedemiz mübadele sırasında Girit'ten gelirken yanında getirmiş. Çok ağır bir taş ama getirmeyi başarmış çünkü orada da babasıyla beraber kahvecilik yapıyormuş. Herhalde aidiyet hissedeceği bir parça olsun istemiş ve onu da getirmiş. Makinelerin olmadığı dönemde kahvenin öğütülme şekliymiş. Bu sebeple bizim için de kıymetli ve elimizden geldiğince bu geleneği yaşatmaya çalışıyoruz."
Barış, kahvenin çalışanlar tarafından dövülerek hazır hale getirildiğini belirtti.
AA