Doruk Sağlık Grubu Göz Hastalıkları Uzmanı Operatör Dr. Ali Karataş, halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen 'glokom'un, göz sinirinde hasar yaparak kalıcı görme kaybına neden olabildiğini ifade etti.
Dünyada körlüğe neden olan en önemli ilk üç hastalık arasında gösterilen göz tansiyonu yüksekliğinin körlük oluştuktan sonra tedavisinin mümkün olamadığını vurgulayan Dr. Karataş, "Bu nedenle diğer adı glokom hastalığı olan bu hastalığın erken teşhis edilmesi göz sağlığı açısından hayatidir. Her yıl özellikle ailesinde göz tansiyonu olan kişiler, düzenli göz muayenesi olmalıdır." dedi.
Göz tansiyonu yüksekliğinin, görme sinirinin tahribine yol açan sinsi bir hastalık olduğunu belirten Karataş, glokomun fark edilebilecek bir belirti vermeden sessiz ve sinsi gelişen bir hastalık olduğunu kaydetti. Göz sinirinde hasar yaparak kalıcı görme kaybına yol açabileceğini ifade eden Karataş, glokomunun neden olduğu hasarın geri dönüşümünün olmadığını dile getirdi.
Göz tansiyonu yüksekliği sıklığının yaşın ilerlemesiyle birlikte arttığını ancak hastalığın gençlerde hatta yeni doğan bebeklerde bile görülebildiğini anlatan Karataş, görme siniri hasarı ve glokomun yol açabileceği körlükten, erken tanı ve tedavi ile korunmanın mümkün olduğunu belirtti.
Karataş, glokom hastalığının bulgularının ancak çok ileri dönemlerde belirginleştiğini, bu nedenle göz muayenesinin çok önemli olduğunu anımsatarak, erken tanı için, göz tansiyonunun belirli aralıklarla ölçtürülmesi gerektiğini söyledi.
Glokomun neden olduğu hasarın geri dönüşünün olmadığını ancak düzenli tedavi ile kontrol altında tutulabileceğini hatırlatan Karataş, ilaç tedavisinde göz damlalarının ilk adım olduğunu, damlaların ara verilmeden düzenli olarak kullanılması gerektiğini kaydetti.
Karataş, ilaç tedavisinin ömür boyu sürdüğünü belirterek, hastalığın evresine, ilaçların etkinliğine ve görme kaybının derecesine göre "lazer" ya da "ameliyat" yöntemlerinin de uygulanabildiğini ifade etti.
Dünyabülteni