Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Şemsettin Karaca, güneşin zararlı ışınlarından korunmak için sürülen koruyucuların, kamuoyunda bilindiğinin aksine tam bir koruma sağlamadığını bildirdi.
Karaca, güneş koruyucularının mutlak güvenli olduğunu söylemenin mümkün olmadığını ifade ederek, bu koruyucularda en az 10'un üzerinde kimyasal bileşik bulunduğunu kaydetti.
ABD'de yapılan bazı araştırmaların güneş koruyucuların etkileri ile ilgili bilinen bazı bilgilerin tam tersi yönünde sonuçlar verdiğini açıklayan Karaca, 'Son dönem çalışmalar, güneş koruyucunun koruma özelliğine inanarak güneşte daha uzun süre kalınmasına bağlı hastalıkların ortaya çıkmasının arttığı yönündedir' diye konuştu.
Kumsalda güneşlenmenin akılcı olmadığı görüşünü ifade eden Karaca, şu bilgileri verdi:
'Kumsalda güneşlenmek, sonuçları hesap edildiğinde hiçbir şekilde akıllıca bir davranış değildir. Bu insanlar orta yaşlardan itibaren dermatologların daimi hastası oluyorlar. Açık tenli biri, ne kadar koruyucu kullanırsa kullansın asla yeterince güneşten korunur duruma gelemez. Sonuç olarak güneş ışınlarından korunmak için kullanılan ürünler birçok bileşiği bünyesinde bulundurmaktadır. Bu ürünlerin mutlak güvenli ürünler olmadığı açıktır. Bu ürünlere bağlı bazen alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabiliyor. Bu açıdan da kullanıcıların bilinçli olması ve güvenilir markaları tercih etmesi gerekiyor.'
Hem mevsimsel hem de coğrafik açıdan ülkemizde farklı bölgelerde güneş ışınlarının farklılık arz ettiğini belirten Doç. Dr. Karaca, sahil kesimindeki yerleşim yerlerinde güneş ışınlarının zararlı etkilerinin sadece yaz aylarında söz konusu olmadığını kış aylarında da şiddetli olarak devam ettiğini söyledi.
Yeni Şafak