Arjantinli Vacide Lorena Lara, Sözler, Şualar, Mektubat ve Asa-yı Musa adlı eserleri İngilizceden İspanyolcaya çevirmiş bir isim. Lara, “Latin Amerika’daki ülkelerin eserleri tercümelerimle okuyacak olmalarını düşündüğümde büyük bir sorumluluk hissediyorum.” diyor.
Dünyanın birçok diline çevrilen Risale-i Nur Külliyatı şimdi de İspanyolcaya tercüme ediliyor. Risale-i Nurları, dünyada en çok konuşulan üçüncü dil İspanyolcaya İngilizce öğretmeni Arjantinli Vacide Lorena Lara çeviriyor. Lara, 2002 yılında ülkesine gelen bir Müslüman Türk’ün vesilesiyle İslam’ı seçtiğini söylüyor. Lara, Risaleleri ise Müslüman olduktan 10 yıl sonra tanımış. Kendisine gelen bir teklifle eserleri tercüme etmeye karar verdiğini belirten Lara, tercüme için öğretmenliğe ara verdiğini anlatıyor. Lara, “Bütün mesaimi sadece Risale-i Nurların tercümesine ayırdım ve bu işi hayatımın vazifesi olarak görüyorum.” diyor.
Şu ana kadar İngilizceden İspanyolcaya Sözler, Şualar, Mektubat ve Asa-yı Musa adlı eserleri çevirdiğini aktaran Lara, Risaleleri Allah’a yaklaşmak için önemli bir vesile olarak görüyor. Lara, “Bu kitapları kimler okuyacak ve onların hayatlarında nasıl inkılâplar yapacak bilemiyoruz. Bunu, yani bütün Latin Amerika’daki ülkelerin Risale-i Nur eserlerini benim tercümelerim vesilesi ile okuyacak olmalarını düşündüğümde büyük bir sorumluluk hissediyorum.” diye konuşuyor. Müslüman olduktan birkaç yıl sonra namaz kılmayı bıraktığını dile getiren Lara, Risale-i Nur’dan namazın öneminden bahseden bölümlerin tercümesini yaparken çok utandığını ifade ediyor. Lara, sıkıntılı günlerini “Sanki Üstad’ımız direkt olarak bana konuşuyordu. Beş yıllık bir aradan sonra Müslüman olarak ilk namaza başladığım andaki aynı aşkla namaza tekrar başladım.” cümleleriyle anlatıyor. Lara, tercüme yaparken yaşadığı bir olayı şöyle anlatıyor: “Bazen, bir günün sonunda bir risalenin tercümesini bitiriyorum ve ertesi gün kaldığım yerden devam ediyorum. Fakat devam ettiğimde, çevirisini yapmam gereken risale, ya başımdan geçmekte olan bir olaya ya da üzüldüğüm bir duruma cevap veriyor. Mesela, bir gece bazı sıkıntılarımdan dolayı çok kızgındım, aynı günün sabahında, Üstad’ımızın zorluklar karşısında sabırlı olmak hakkındaki, ‘her şerde bir hayır vardır’ sözlerini çevirmem gerekliydi.”
Hapishanelerde Risale dersleri veriyor
Latin Amerika’nın bir diğer ülkesi Peru’da Risale-i Nurlar’la tanıştıktan sonra Müslüman olmaya karar veren hukuk fakültesi mezunu Amira Amine ise başkent Lima’da bulunan hapishanelerde mahkumlara risale okuyor. Mahkumların büyük bir dikkatle risaleleri dinlediğini aktaran Amira, risalelerde geçen ‘O’nu tanıyan ve itaat eden zindanda dahi olsa bahtiyardır, O’nu unutan saraylarda da olsa zindandadır, bedbahttır.’ cümlesinin en vahşi suçu işleyen mahkumları bile derinden etkilediğini ifade ediyor. Amina, Müslüman olma sürecini şu sözlerle ifade ediyor: “Henüz İslam dini üzerine araştırmalar yapıyordum ki Risale-i Nurları okumaya başladım ve bu kitaplarda yakaladığım mesajlar sayesinde Müslüman olmaya karar verdim.”