Merkeze bağlı Meşeli köyünde oturan ve besicilik yapan Aydemir ailesinin oğulları 31 yaşındaki Musa ve 29 yaşındaki Yakup, iyi bir meslek sahibi olabilmeleri için babalarının yönlendirmesiyle üniversite okuyup mühendis oldu.
Çocukluk ve gençlik yıllarında çobanlık yapan Aydemir kardeşler, mühendis olarak göreve başladıktan sonra da çobanlığı bırakmadı.
Hafta içi görev yerlerindeki proje işlerini yürüten Aydemir kardeşler, hafta sonu ise kent merkezine 25 kilometre mesafedeki köylerine giderek 200 küçükbaş hayvana çobanlık yapıyor.
"Hayvanlardan bir türlü kopamadık"
Musa Aydemir, baba mesleği olmasından dolayı çocukluğundan bu yana küçükbaş hayvanlarla iç içe olduklarını, köyde 5 kardeşiyle yıllarca çobanlık yaptıklarını belirtti.
Hayvan yetiştiriciliğinin ve çobanlığın adeta hayatlarının bir parçası olduğunu ifade eden Aydemir, şöyle konuştu:
"Fırat Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümünü okudum. Öğrenciyken yine hayvancılıkla ilgileniyordum çünkü hayvancılıkla bir bağımız vardı, çocukluğumuzdan beri hayvanlarla iç içe olduğumuzdan hayvanlardan bir türlü kopamadık. Onların verdiği bir sevgi ve enerji var."
"Baba mesleğini devam ettiriyoruz"
Aydemir, şehir hayatının gürültüsünden uzakta doğayla ve hayvanlarla baş başa kalmanın kendisine huzur verdiğini dile getirdi.
Bu yönüyle mühendis olmasına rağmen çobanlığa hala ilgi duyduğunu aktaran Aydemir, şunları kaydetti:
"Hayvancılık zor bir meslek olduğundan babamız çocuklarının aynı zorluğu yaşamaması için okumamızı çok istedi. Çok şükür babamın bu hayalini ben ve küçük kardeşim gerçekleştirdik. Bugün mühendis olarak çalışıyorum, hafta sonları köye gelip kardeşimle birlikte baba mesleğini devam ettiriyorum. Hayvancılık bizim için kutsal bir meslek, bu mesleğin içinde büyüdük. Bu meslekten kazandığımız parayla okuduk. O yüzden bu mesleği devam ettireceğiz."
"Bu mesleği severek yapıyoruz"
Yakup Aydemir ise yaklaşık 2 yıldır inşaat mühendisi olarak çalıştığını, bunun yanında kardeşleriyle köylerinde besicilik de yaptıklarını kaydetti.
Hafta içinin yorgunluğundan, stresinden ve şehir hayatının gürültüsünden hafta sonları köyde hayvanlarına çobanlık yaparak kurtulduğunu vurgulayan Aydemir, "Hayvancılık bizim ata mesleğimiz. Hafta içi özel bir şirkette mühendis olarak çalışıyorum, hafta sonu olduğunda köye gelip hayvanlarla uğraşıyorum. Kardeşlerimle birlikte bu mesleği devam ettiriyoruz, bu mesleği severek yapıyoruz." diye konuştu.
"Çocuklarım gelip bana yardım ediyor"
Baba Ali Aydemir, geçimlerini hayvan yetiştiriciliği yaparak sağladıklarını söyledi.
Hayvancılığın zor olması dolayısıyla çocuklarını okutarak iş güç sahibi olmalarını istediğini ancak sadece en küçük 2 oğlunun üniversiteyi kazanabildiğini ifade eden Aydemir, şunları kaydetti:
"Hayvancılık zor bir meslektir. Bu nedenle çocuklarım okusun istedim. Çok şükür biri elektrik-elektronik mühendisi, diğeri inşaat mühendisi oldu. Bir ara hayvanlarımı sattım, baktım olacak gibi değil, yine devam ettik. Çocuklar gelip bana yardım ediyor, 'Biz baba mesleğini seviyoruz.' diyorlar. Hakikaten mesleğimizi seviyoruz. Ne kazandıysak koyunların sırtından kazandık."
AA