Güvenlik güçlerince gerçekleştirilen operasyonlar sayesinde huzur ve güven ortamının tesis edildiği ve yıllardır saklı kalan doğal güzellikleriyle öne çıkan kent, doğasever ve fotoğraf tutkunlarına ev sahipliği yapıyor.
Arazi yapısı nedeniyle aynı anda birçok doğa sporunun yapılabildiği kent, kar sularıyla oluşan akarsu, göl ve şelaleleri, 3 bin rakımın üzerinde 30'u aşkın doruğu, dört mevsimin aynı anda yaşandığı yaylaları ve buzullarıyla ziyaretçilerin gözdesi haline geldi.
Yurt içi ve dışından gruplar halinde gelerek kamp kuran yüzlerce fotoğraf tutkunu ve doğasever, kentin farklı bölgelerindeki el değmemiş güzelliklerini keşfederek fotoğraflama imkanı buluyor.
"Hakkari'nin gündemi artık tamamıyla turizm"
Kültür ve Turizm İl Müdürü İdris Ağacanoğlu, AA muhabirine, huzur ve güven ortamıyla kentin turist akınına uğradığını söyledi.
Hakkari'nin folkloru, doğal güzellikleri, Zap Suyu, yaylaları, Cilo Dağları, Sat Gölleri Milli Parkı ve farklılık arz eden coğrafi yapısıyla yıldızı parlayan illerden biri olduğunu belirten Ağacanoğlu, "Özellikle bu yıl salgın koşullarının daha uygun hale gelmesiyle ve güven ortamının sağlanmasıyla son aylarda turist kafileleri gelmeye başladı. Hakkari sokaklarını gezdiğiniz zaman her yerde yerli ve yabancı turistleri görebiliyorsunuz. Bu turistler de aslında bizim turizm elçilerimiz. Çünkü bunlar geç vakitlere kadar merkezde, Çukurca'da, Şemdinli'de yaptıkları aktiviteleri insanlara anlatıyorlar." dedi.
Bu potansiyelin iyi değerlendirilmesi için özel sektörün de bölgeye yönelmesi gerektiğini ifade eden Ağacanoğlu, şunları kaydetti:
"Yerli ve yabancı turistler burayı merak etmeye, İran'dan, Irak'tan insanlar gelmeye başladı. Gelen turistlerin ihtiyaçlarına cevap vermek için bir çaba içerisindeyiz. Doğasever ve doğa sporlarıyla ilgilenen herkesin ilgisini çekecek güzelliklerimiz ve doğal parkurlarımız var. Cilo Sat Dağları'nın milli park ilen edilmesi çok önemliydi. Çünkü burada inanılmaz bir doğa ve ekolojik yaşam var. Bu milli parkı da değerlendirmek lazım. Valimiz Sayın İdris Akbıyık'ın teşviki ve destekleriyle Cilo Sat Milli Parkı eko turizm destinasyonu çalışması başlatmayı planlıyoruz. Öncelikle bir fizibilite çalışması yapılacak. Bu çalışmadan sonra turizme ve bölgeye ekonomik değer katacak hususları bilimsel olarak ortaya çıkaracağız. Hakkari'nin gündemi artık tamamıyla turizm, burada artık festivaller yapılıyor."
"Burası bambaşka bir yer"
Muğla'dan gelen fotoğraf tutkunu Faruk Akbaş da yıllardır hem Türkiye'de hem de yurt dışında fotoğraf gezileri yaptıklarını söyledi.
Hakkari'deki Cilo Dağları'nın fotoğraf meraklıları için en özel bölgelerden biri olduğunu belirten Akbaş, "Bunun nedeni ise buzullar, sivri zirveler, buradaki doğal bitki örtüsü ve geleneksel yaşam. Zaten fotoğrafçıların beslendiği konular genellikle bunlar. O yüzden arkadaşlar keyifle gelip buraları fotoğraflıyorlar. Buraya 15 kişilik ekiple geldik. Hepsi de fotoğraf sanatçısı. Burası bambaşka bir yer. Ülkemiz çok ciddi bir doğa turizmi potansiyeline sahip ve ülkemizin en önemli doğa fotoğrafları parkuru burası. Cilo Dağları'nın milli park olması önemli ve güzel bir gelişme." şeklinde konuştu.
"İlk kez buzul göreceğim"
İzmir'den gezi yazıları yazmak için Hakkari'ye gelen Prof. Dr. Güliz Elal da her coğrafyanın kendisine has güzelliklerinin olduğunu ama Hakkari'nin doğal güzelliklerine hayran kaldığını ifade etti.
Elal, şunları dile getirdi:
"Hakkari'ye ilk gelişim. Olağanüstü bir coğrafya. Yazılarımdaki odağım doğal hayat, yaban hayatı, manzaralar, dağlar ve kültürler. Bölge bütün bu açılardan muhteşem. Yeryüzünün en misafirperver, en içten, en cana yakın, en samimi toplumu. İlk kez buzul göreceğim. Bunlar kaçırılmayacak fırsatlar. Çünkü turizm açısından bazı yerler keşfedildiği zaman maalesef güzellikleri artık yitiriliyor. Buranın bakir olması, bu hakikaten ekstrem boyutlardaki güzelliklerin şu haliyle görülmesi kesinlikle tavsiye edeceğim bir şey."
İstanbul'dan gelen Levent Fidan da kentte huzur ikliminin hakim olduğunu ve gezi boyunca hiçbir sıkıntıyla karşılaşmadıklarını söyledi.
AA