Hapşırınca “elhamdulillah” demek sünnettir. Peygamberimiz (a.s.m) bu konuda şöyle buyurmuştur:
"Allah, aksırmayı sever, fakat esnemeyi sevmez. Bir kimse aksırıp "elhamdülillâh" derse, bunu işiten Müslümanların, "yerhamükallah" diye karşılık vermesi gerekir. Esneme ise, şeytandandır. Bunun için, esneme ihtiyacı duyan kişi mümkün olduğu kadar buna mani olsun. Çünkü biriniz esnediği zaman şeytan ona güler." (Buhâri, Edeb, 165, 166; Müslim, Zühd, 54; Tirmizî, Edeb, 1, 4; Nesaî, Cenâiz, 52) buyurur. Bu sebeple hapşırınca elhamdülillah demek sünnettir.
Aksırınca elhamdülillah diyen kimseye yerhamükallah diye mukabelede bulunmaya teşmit denilir ve meşruluğu hususunda ümmetin icmaı vardır. Bu bir görev olup İslâm’ın önemli muâşeret kâidelerinden sayılır.
Zâhirîler ile Mâlikî mezhebinden bazı imamlar elhamdülillah diyeni işiten herkesin ona mukâbelede bulunmasını vâcip saymışlardır. Hatta Kâdî İyâz, İmam Mâlik’in teşmîtin farz olduğu yönündeki görüşünün daha yaygın olduğunu söylemiştir.
Fakat ulemânın çoğunluğunun mezhebine göre teşmît farz ve vâcip olmayıp, sünnet ve menduptur.
Hikmetine gelince: Hapşırma esnasında vücutta birikmiş bazı zararlı toksinlerin dışarıya çıkması ve vücudun rahatlaması söz konusu olduğu için, bu nimete karşılık Allah’a hamd etmek gerekir. Böylece Allah’a şükür edilmiş olur.
Yerhamükallah: Allah sana rahmet etsin
Yehdina ve yehdikumullah: Allah bize ve size hidayet versin
Sorularla İslamiyet