Hastalar Risalesi, psikolojik tedavi açısından çok başarılı

Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Yusuf Özkan Özburun’un söyleşisi

Ömer Çelebi’nin haberi:

RİSALEHABER-İSTANBUL

Başakşehir Belediyesi’nin organizasyonuyla “Akıldan kalbe yolculuk” söyleşisi düzenlendi. Söyleşi programının bu haftaki konuğu Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan’dı. Moderatörlüğünü TV Programcısı Yusuf Özkan Özburun’un yaptığı programda Bediüzzaman Said Nursi’nin akıl ve kalp ilişkisinden, Mevlana ile olan farklılıklarından ve Bediüzzaman’ın asrımız için sunduğu reçeteler olmak üzere bir çok konuda tahliller yapıldı.

Oldukça yoğun bir dinleyicinin katıldığı program; Başakşehir İmam Hatip Lisesi bünyesinde bulunan M.Emin Saraç Kültür Merkezinde yapıldı.

BEDİÜZZAMAN MEVLANA’DAN FARKLI OLARAK KALPTEN AKLA DEĞİL, AKILDAN KALBE BİR YOL AÇMIŞ

Yusuf Özkan Özburun: Bediüzzaman’ın bir özelliği var; bugünün insanının yaşadığı sorunlara birebir muhatabiyet açısından farklı duruyor. Yani asrımızın bir insanı, o da teknolojiyi görmüş, o da sinemayı görmüş o da insanların karşılaştığı problemleri derinden yaşamış. Ama buna karşı birtakım çözümler getirmiş. İşte bu aklı ve kalp yolculuğu, akıl ve kalp ittifakı Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin takip ettiği yöntemi nasıl anlamalıyız? Akıl deyince, kalp deyince ve bunların yolculuğu deyince ne anlayacağız?

Nevzat Tarhan: İnsan, duygu yüklü bir varlık. Nefis istiyor, kalp hissediyor, akıl karar veriyor. Ruh da bütün bunları algılıyor. İnsan yapısında bu sistemi düşündüğümüz zaman Mevlana kalpten hareket etmiş, aşk demiş, heyecan ve şevk demiş, insandaki duyguları yükseltmiş. Duygular yükseldikten sonra kalpten akla giderek insanların nefis eğitimini gerçekleştirmiş.  Yani Mevlana aşkı ön plana çıkararak insandaki o sevgi ve heyecanı coşturarak akıllı pişirmiş daha sonra o insanda ahlak eğitimi, nefis terbiyesi, ego eğitimi vererek insanları olgunlaştırmış.

Bediüzzaman’da ise Mevlana’nın yaşadığı çağa göre çok farklı dinamikler var. Bu çağda düşünce ve pozitivizm ön plana çıktı. Akla bağlanmayan hiçbir şeyi kabul etmemiş. Yani daha önce insanların bir şeye inanması için dini sağlamlık yetiyormuş. Allah böyle dedi, peygamber böyle dedi demek yetiyormuş. Ama şimdi bunlarla birlikte bilimsel sağlamlık da gerekiyor. Bu üçü varsa o şey doğrudur. İşte bunun ölçüsü de aklı kullanmak deney, gözlem ve akıl yürütme gibi yöntemler var.  İşte bu çağda dini konular akla uydurulursa kabul görecek. Kalben coşturup daha sonra Allah ile bağlantı kurmaya çalışmak bu asır insanı özellikle Batı eğitimi almış bir insan karşısında yönlendirmek çok zor. İşte bu asır insanının aklına hitap ettikten sonra, kalbini daha sonra harekete geçirebiliyorsunuz. Bediüzzaman’da Mevlana’dan farklı olarak kalpten akla değil, akıldan kalbe bir yol açmış. Mevlana bu zamanda gelseydi bence Bediüzzaman’ın yolunu seçerdi.

KAFAMDAKİ KARMAŞIKLIĞI BEDİÜZZAMAN VE RİSALE-İ NUR’U TANIYAYARAK TEDAVİ ETTİM

Yusuf Özkan Özburun: Gençlik yıllarımda felsefe ile meşgul olmaya çalışmıştım. Okuyup, yazıyordum, kafası karışık bir gençtim. Kafam karışık olunca duygularımda da karmaşalar oldu. Ailevi ve başka sorunlar üst üste binince ciddi buhranlar ve sıkıntılar oluştu. Fakat burada bana makul, mantıklı, şefkatli ve çözüm önerisi getiren hakikaten birçok esere baktığımda bana teselli anlamda, benim yaşadığım sorunlara gerçekten çözüm önerileri getiren Bediüzzaman’la, Risale-i Nur’la karşılaştım. Ve belki alacağım ciddi yaraların tedavisinde bana çok güzel ilaçlar sundu. Hala da onun etkilerini hissediyorum. 

Bu benim şahsi meselem, bundan yola çıkarak Risale-i Nur’un psikiyatrik açıdan sunduğu imkânlar nelerdir? Bediüzzaman’ın sunduğu temel ilaçlar, reçeteler nelerdir?

Nevzat Tarhan: Bediüzzaman Hazretleri asrımızın her sorununa psikolojik reçeteler sunuyor. Benim aklıma ilk gelen Hastalar Risalesi. Rahmetli Ayhan Songar hocamız vardı. Hastalar Risalesi için “hastalığı sevdiren kitap” derdi. Gerçekten de onu okuduğunuz zaman size hastalığın çok farklı yönlerini aktarıyor. Hastalar Risalesi, psikolojik tedavi açısından Bediüzzaman’ın çok başarılı olduğu bir Risaledir. Onu okuyan birçok kimse hatalıkla mücadelede çok önemli avantajlar yakalayabiliyor. Kısmet olursa hastanemizde Hastalar Risalesini “Hastalara Mektup” adı altında baskılar çıkarmak istiyorum. Çünkü oradaki her bir deva hastalara bir mektup gibidir. Onu okuduğu zaman o mektupta teselli buluyor. Kendi dünyasında çözemediği konulara psikolojik savunma güçleri artıyor, bağışıklık sistemi gelişiyor, böylelikle dayanaklılık kazanmış oluyor.

İlk yorum yazan siz olun
YORUM KURALLARI: Risale Haber yayın politikasına uymayan;
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve BÜYÜK HARFLERLE yazılmış yorumlar
Adınız kısmına uygun olmayan ve saçma rumuzlar onaylanmamaktadır.
Anlayışınız için teşekkür ederiz.

Özel Haberleri