Hayat; Kelime anlamı olarak:
a) Canlı, diri
b) Yaşama, yaşayış
c) Yaşama süresi, ömür
d) canlılık, kaynaşma,kımıldanış
e) hal ve durum.
Hayatî: hayat değerini taşıyan , canlılık…
Hayatiyet : yaşama gücü, canlılık demektir.
Üstad Bediüzzaman’ın (r.a) hayata bakışı ve tarifi isabetli ve nurlu anlamıyla gelecek satırlarda zihnimizi ve hayatımızı aydınlatmaktadır:
“Kâinatın ruhu, nuru, mayası, esası, neticesi, hülâsası hayattır. Hayatı veren kim ise, bütün kâinatın Hâlıkı da O’dur. Hayatı veren, elbette O’dur, Hayy u Kayyûm’dur...”(1)
“Hayat ;
• şu kâinatın en ehemmiyetli gayesi,
• hem en büyük neticesi, hem en parlak nuru,
• hem en lâtif mayası,
• hem gayet süzülmüş bir hülâsası,
• hem en mükemmel meyvesi,
• hem en yüksek kemâli,
• hem en güzel cemâli,
• hem en güzel ziyneti,
• hem sırr-ı vahdeti, hem rabıta-i ittihadı,
• hem kemâlâtının menşei,
• hem san’at ve mahiyetçe en harika bir zîruhu,
• hem en küçük bir mahlûku bir kâinat hükmüne getiren mu’cizekâr bir hakikati..”(2)
Gökyüzünde parlayan güneş, ağaçta gülümseyen meyve, topraktan çıkan çiçek; bulutlarla gelen yağmur, sonbaharla giden kuşlar… Hep hayattan bahseder.
Hayat:
1) Hiç bitmeyecek bir mutluluk..Hayal dünyasından kurtulup reklamlar penceresinden değil, gerçekler penceresinden bakmak..Hayatı doğru algılamak..Küresel saâdeti yakalamak.
2) “Kim de bir adamın hayatını kurtarırsa sanki bütün insanların hayatını kurtarmış olur.” (3)
3) Hayat; kinden, nefretten, kıskançlıktan uzak yaşamaktır.
4) Hayat ; kimi sevdiğin ve kimi incittiğindir.
5) Hayat; güven, mutluluk ve şefkattir. Arkadaşlarına destek olmak ve nefretin yerine sevgiyi koymaktır.
6) Hayat; önemsemeyi öğrenmek ve güven geliştirmektir.
7) Neler söylediğin ve ne demek istediğindir.
8) İnsanların sahip olduklarını değil, kendilerini olduğu gibi görmektir.
9) Her şeyden önemlisi, hayatını başkalarının hayatını olumlu yönde etkilemek için kullanmayı seçmektir.
10) HAYAT; Hayatı veren namına yaşamaktır.
Kur’ân’ın Diliyle Hayat ne kadar veciz ifade edilmiş Rabbimiz tarafından :
“Ey kâfirler! Allah'ı nasıl inkâr edebilirsiniz ki, siz ölü iken size hayatı veren O’dur. Şunu bilin ki, tayin ettiği vâde gelince sizi öldürecek, yine diriltecek ve sonunda O’nun huzuruna götürüleceksiniz”(4)
Hayat, vahdetle hayat bulur.
Yine Üstad Said Nursî’nin veciz ifadelerine kulak verelim :
“Hayat bir çeşit tecellî-i vahdettir.
Hayat bir nur-u vahdettir; şu kesrette eder tevhid tecellî. Evet, bir cilve-i vahdet eder. kesretleri tevhid ve yektâ.
Hayat bir şeyi herşeye eder mâlik. Hayatsız şey, ona nisbet ademdir cümle eşya.”(5)
Hayatı tanzim eden Dindir (Kur’ândır)
Hayatını imana ve Kur’âna adayanlar onu ebedîleştirmiş, “ hayat benim, istediğim gibi yaşarım “ diyenler zayi etmiştir.
Hayat, dostluk ve kardeşliktir.
Hayat; var olmak, diri olmak, aktif ve canlı olmaktır. Hayatı sahibinin rızası istikametinde yaşamaktır.
Allah Resûlü (a.s.m) hayatın ölçüsünü çizmiş :
“Birbirinize sırt çevirmeyiniz. Birbirinize kin tutmayınız. Birbirinizi kıskanmayınız. Birbirinizle dostluğunuzu kesmeyiniz. Ey Allah'ın kulları kardeş olunuz."(6)
“İman bağlarının en sağlamı Allah için dostluk, Allah için düşmanlık, Allah için sevgidir.”(7) sen hayata gülümse ki. O da sana gülümsesin..!
Ne mutlu hayatını imanla hayatlandıran, farzlarla süsleyen, şükürle besleyen, takvâ ile izleyenlere.
Dipnotlar :
1-Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat,Yirminci mektup
2-A.g.y, Lem’alar, 30. Lem’a, beşinci nükte
3-Maide, 5/32
4- Bakara, 2/28
5- A.g.y, Sözler, Lemeât
6- Müslim , İhya'u Ulum'id-Din Huccetü'l-İslam, İmam Gazali, cilt. 2, s.407
7-Kütüb-i Sitte, 10. cilt, s.141.