İbrahim Halil Menek’in haberi:
Bediüzzaman Said Nursi’nin talebelerinden ve Denizli kahramanı olarak bilinen merhum Hafız Ali Ergün vefatının 68. yıldönümünde Denizli nur talebeleri tarafından kabri başında anıldı.
Öğle namazına müteakip Denizli kabristanında toplanan sevenleri, Hafız Ali ağabeyin kabri başında aşr-i şerif ve dualar okudu. Ardından 25. Söz ve 31. Mektup’tan (Hafız Ali adına okunan) bazı bölümleri okudu.
Nur şairlerinden Abdulkadir Menek tarafından yazılan Hafız Ali şiiri de hatırlandı.
HAFIZ ALİ
Hizmette sebkat etmiş İslamköyü.
Nurlara muhiptir fakiri, beyi.
İkinci bir Nurs köyüdür bu belde.
Temayüz etmiştir nur ile gülde.
Hafız Ali Üstad’ına çok müştak.
Nurlara daima duyar iştiyak.
Davaya hizmet en büyük gayesi.
Risaleler mukaddes sermayesi.
İslamköy’ün aziz, zeki evladı.
Temsil eder o mücahid ecdadı.
Barla’da Üstad’ı, dualar eder.
İslamköy’den duasına ‘’amin’’ der.
Dama çıkar, yönelerek Bedre’ye.
Seslenir ‘’keçeli, mes’ulsun ‘’ diye.
Sabri’ye bu hitap, kavrulmuş yürek.
Serinlenmek için, O’na nur gerek.
Sebatkardır, rehberdir genç nesile.
Davası uğruna çok çeker çile.
Nur Fabrikasına gerçek müzahir.
Cesareti, ciddiyeti çok zahir.
İslamköy’de, aklı hep Barla’dadır.
Gözler ufuklarda, dil duadadır.
‘’Bilsem, nur evinde makbul tuğlam var.
Sevinçten oynarım, olup bahtiyar.’’
Denizli hapsinde bir aziz mağdur
Kalbinde, aklında, dilinde hep nur.
Zalimlerden gelmiş, dehşetli emir.
Üstad’a hapiste verilir zehir.
Hafız Ali yaşar derin bir acı.
‘’Ya Rab, canımı al.’’ Olur duacı.
Üstad’ın yerine şehid oluyor.
Cennet-ül Âla’da huzur buluyor.
Adamış ömrünü aşkla Kur’an’a.
Baş eğmemiş, karşı çıkmış küfrana.
Önem vermez, O çileli bağrına,
Gurbet elde şehid, dava uğruna.
Üstad’ın yoluna vazgeçer serden.
Can verir, vazgeçmez kudsi seferden.
Feragatte erişilmez zirvedir.
Binler meyve veren, nurlu nüvedir.
Berzah aleminde bir yıldız gibi.
Parlar, Nur Fabrikasının sahibi.
Mahkeme-i Kübra haşrinde O Yar.
Nur Şakirdlerine olur alemdar.