Son Kurban Bayramında katıldığım büyük bir vakfın bayramlaşmasında konuşan eski bir milletvekili, bilhassa internetin ve geliştirilmiş cep telefonlarının, hayrı yaymakta kullanılması gerektiğinin lüzumuna ve önemine dikkat çekmişti.
İçinde bulunduğumuz asrın bu çok önemli iletişim vasıtaları halen maalesef hayrı yaymaktan çok, şerri yaymak için kullanılmaktadır.
Bazı Müslümanların ”yüz yüze tebliğ esastır, asıl tebliğ yüz yüze yapılan tebliğdir. Peygamberimizin (asm) sünneti de öyle yapılan tebliğdir” sözleri doğru olmakla beraber, asrımızın çok gelişmiş iletişim vasıtalarını zararlı olarak kullanan bazılarının varlığına dikkati çekerek, o iletişim vasıtalarının aleyhindeymiş gibi tavır almaları yanlıştır.
Yavuz Sultan Selim Mısır’ı Memluklar’dan aldığında, Memluklar; “Biz, Peygamberimizin sünnetidir diyerek kılıçla, mızrakla, kalkanla, ok ve yayla savaştık; Yavuz’un ise her yöne dönebilen topları vardı; onlarla bizi yendi” demişlerdir.
”Peygamberimiz’in sünneti” konusunu ”insanlarla iletişim ve hakkı tebliğ” ile ilgili olarak da iyi anlamak gerekmektedir.
“İletişim teknolojileri”, içinde bulunduğumuz asrın çok mühim ve vazgeçilemez bir silahıdır; her silah gibi onlar da hem “şerli maksatlar” ve hem de “hayırlı maksatlar” için kullanılabilir. Hayırlı maksatlar için kullanılması ihmal edilmemelidir!
Peygamberimiz (sav) “Düşmanlarınızla kılıç, mızrak, ok-yay ile savaşın” dememiştir; o zamanın savaşlarında onlardan daha gelişmiş silahlar olmadığı için, onları kullanmışlardır. Şimdi ise, kıtalararası ve dünyanın diğer ucuna kadar gidebilen nükleer başlıklı füzeler harp silahı olabildiği gibi, ”çok gelişmiş iletişim vasıtaları” da çok mühim silahlar olmuştur. Bunları “şer cephesi” şerri yaymak için çok kullanırken, “hayır cephesi”nin o mevzuda pasif kalmaması icap etmektedir.
Bu mevzuda enteresan olan bir cihet de şudur ki;
”Tebliğde Peygamberimizin uyguladığı; yüz yüze tebliğdir” diyerek asrımızın çok gelişmiş iletişim teknolojilerine ilgisiz ve başkalarını da ayni hale davet eder gibi davrananlar, “yüz yüze tebliğ” için dünyanın diğer bir ucuna giderlerken bu defa da;
”Peygamberimiz uzak mesafelere deveyle giderdi” diyerek o seyahatlerinde deveyi kullanmayı akıllarına bile getirmeyip, en gelişmiş yolcu uçaklarına binmekte hiç tereddüt etmemektedirler!
“Peygamberimiz’in sünnetine uyacağız” diye “sadece yüz yüze tebliğ” yapmaya çalışırken, yukarıda bahsedildiği gibi tezatlı hallere girilmemelidir! Peygamberimiz (sav) “Düşmanlarınızın silahlarını siz de temin edin ve o silahları onlara karşı kullanın” demiştir. Asrımızın “çok gelişmiş iletişim vasıtaları” da İslâm davası için kullanılmak maksadıyla Müslümanlar tarafından mutlaka temin edilmeli onların kullanılması öğrenilmeli ve İslâm düşmanlarına karşı etkili bir şekilde kullanılmaya çalışılması ihmal edilmemelidir.
Çünkü her şey fikirle başlar!