Türkiye’de ve dünyada Kur’an hizmetleri devam ediyor. Şevk dolu gayretlerle muhtaçlara iman hakikatlarını yetiştirmeye koşanları gördükçe insan haz alıyor. Gözler dolu, gönüller coşkulu, akıllar hayranlıkla seyrediyor.
Bir hafta sonu YENİSİAD başkanı Said Özadalı bizi Adıyaman’a davet etmişti. O gün Ş.Urfa’daydım. Üç ağabeyle icabet ettik. Yurtdışı hizmetleriyle ilgilenen, ağırlıklı olarak Filipinlerde hizmet için koşturan M.Rıza Dalkılıç kardeşimiz dershanenin terasında hizmetleri anlatıyordu.
Senelerce birbirinden uzaklaştırılan, yanlış mütalaalarla yek diğerine yan bakan insanlar omuz omuza, yan yana, hem dinlediler hem hasbihal ettiler. Gördülerki, aynı kitabı okuyorlar, aynı davaya hizmet ediyorlar. Fakat yıllarca yabancı gibi bakmışlar.
Halbuki Üstadları, bıraktığı eserlerinde, inanan mü’minlerin ötesinde, Hıristiyan ruhanileri ile de ittifakın gerektiğini yazıyordu.
Adıyaman’daki kucaklaşma çok huzur veriyordu. O gece cemaatimizin hizmet merkezinde kaldık. Birgün sonra Kahta ilçesinin köyünde Cuma namazından sonra feribotla Siverek tarafına, oradan da Diyarbakır’da Diyarbakır Eğitim Merkezine vardık.
Orhan abimizin rehberliğinde 10 Numara olarak bilinen dershaneye gidiyorduk. Ancak 2010 nolu yeni yapılıp hizmete sunulan yedi katlı hizmet merkezine gitmiş olduk. Binayı gezdik, hizmetleri dinledik.
Her hizmet gurubunun artıları, eksileri olabilir. Ortak noktalarda bileşme imkanı vardır. Ortak noktanın ortasında da kitap olursa daha iyi anlaşma imkanı olur. Hiç olmazsa esasta ittifak, teferruatta herkese mesleğinin muhabbeti ile hareket etme imkan ve hakkı tanımalıyız.
Gittiğimiz cemaatteki ağabeyleri programımıza davet ettik. Ali Mülayım, Fevzi Hocalar, hizmeti deruhte eden Mahmut kardeşlerimizle beraber gittik.
Bizi Aybak hocam gezdirdi. Beraber gezen başta Eyüp Özcan olmak üzere arkadaşların gözleri doldu. Ağlamaklı oldular. Muhteşem bina, herşeyi düşünülmüş hizmet merkezi, dünyaya örnek olacak tarzda hizmete sunulan bir organize. Hem de Diyarbakır gibi bir yerde. Allah bu hizmetleri ortaya koyan, emek sarfeden, maddi manevi katkısı olan herkesten binler kere razı olsun.
Gece bahçede, açık havada Rıza kardeşimizin sinevizyon gösterisi ile sunduğu hizmetler herkesi duygulandırmış, coşturmuş, barekallah dedirtmişti.
İttihad-ı İslama giden yolda bizlere çok vazife düşüyor, özellikle Nur talebelerini, daha sonra bütün islam cemaatlerini esasta ittifaka öncülük etmemiz lazım. Bu asır İslam’ın galebe edeceği asır olacak. Cennetasa bir zemin müheyya olacaktır. Buna öncülük etmek, destek vermek, hiç olmazsa dua etmekle mükellef olduğumuzu düşünüyorum.
“Yaşasın sıdk, ölsün yeis! Muhabbet devam etsin, şûra kuvvet bulsun! Bütün levm ve itab ve nefret; heva, hevese tabî olanlara olsun. Selam ve selamet, hüdaya tabî olanlar üstüne olsun. Amin...”