بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ
Dünyada Van ahrette iman
Aman ki aman pek yaman
Asrın Maralı'na dar geldi zaman
Van Denizi bile yetmedi o an
Yalnızlık yapayalnızlık; akrebin kıskacı
Bumerang, girdap, anafor, hortum derinacı
En beter açmazı ki dahilik bile divane görülmüş
Kimse görmez, anlamaz, dinlemez ki ülfet örülmüş
Tüm çareler sükut etmişken nerde tebessüm?
İntihar günah olmasa ilk kolay çözüm!
***
Dargünlerden birgün; açıldı Tahirpaşa'ya,
Hamisi, dostu, yari Bitlis valisine
-Daraldım, bunaldım, daralıyorum
-Ne yapacağımı bilemiyorum
-Elimden gelmez ki; ölemiyorum!
Tahirpaşa dedi ki; olur mu seyda
Her derde bulunur elbet bir fayda
Çeresiz iş bu dünyaya gelmemiş
Amma beşer gafil bunu bilmemiş
Biz burda neyiz korkuluk muyuz
Candostu değilse gölgelik miyiz
Sen aslında İstanbul'u özledin
Yıllar yılı bugünleri gözledin
Derim ki: "İstanbul'a hele bir git, gitte
Dersadet'in büyük balıklarına meydan okuyabilecek misin?"
Sana bir teskere çıkartalım evvela
Ardından bir tavsiye mektubu yazarım.
Hazırlık yap sen bak önümüz karakış
Postalın yenile, asanı sağlam ayarla
Dostlarınla helalleş, gitmek var dönmek olmayabilir!
Yolun sonu nereye varır bilinmez ki?
İyi ki babanla da görüşüp helallleştin
Şevkin, coşkun doldu taştı ve melulleştin
Onun hayır duası seni dağdan, taştan aşırır
Hatta okyanusu, denizleri bile taşırır.
Bu sohbetle elagözlü Ceylan çok ferahladı
Kaygısı kayboldu pek rahatladı.
Bitlis'ten evvel vurdu kendini;
Vankalesi ve Horhor Camii'ne
Hasret giderdi medresesinde
O gece kalede yakardı durdu.
Ve 16 Kasım 1907 tarihli teskerede;
'alim, fazıl, padişaha bağlı ve tedaviye muhtaç' yazılmıştı.
Mektup tanıdık mabeyn paşasınaydı;
Şanlı Yıldız'ın yazıişlerinde.
Tedarik dediğin hepsi bir çanta
Vurdu yola hedef Bulanık, Erzurum
İstanbul kafilesi içinde..
Ardından Trabzon, sonra da Asitane
Allah büyük Allah kerim...
Karakış ayı idi ayaz, kar, bora
Teskere de hani çok geçti hora
Bu hayallerle düştü yollara.
...
Nihayet 1907 Karakış günü
Ayakbastı sisli İstanbul'a.
Ahmet Muhtar Paşa'nın evini buldu
Kafkas kahramanı Gazi Paşa'nın.
Paşaevinde 2 ay misafir kaldı
Paşa Mabeyn'de tavassut oldu
*Üstad Bediüzzaman'ın İstanbul'a gelişinin 115. yılı için...