Yaşlılıkla yalnızlık arasında yakınlık olsa gerek; yaş ilerledikçe yalnızlık yaklaşıyor ve de yakışıyor! Dünya güle güle demeye hazırlanırken Yunus gibi “Biz bu dünyadan gider olduk kalanlara selam olsun” demek ne güzel. Evet güzel. Yunus ne güzel söylemiş, selam olsun ona.
Selam ne güzel kelam. Kemale ermek selamsız olur mu? Kemale ermek selamete çıkmak; insan olmak böyle bir şey olmalı! 7 yaş 18 yaş 33 yaş 40 yaş 50 yaş ve 63 yaş; Ömrün önemli evreleri. İnsan olma azmi, cehdi, gayreti olanlar her evreden ayrı ders, ibret ve hikmet devşirir ve nihayet hayatının kozalasından uçar.
Doğduğunda ve öldüğünde yalnızlığa kanat çırpar insan. Acılar, sevinçler, kalabalıklar geride kalır, baki kalan “Vechu Rabbike”dir.
Bir zamanlar genç gördüklerimin yaşlılığa dönüşlerini görmek -ve tabii ki kendi yaşlılığım- yalnızlığın güzelliğini gösterdi. Celvet içre halvet daha enis gelmeye başladı; hazırlık yapamamanın telaşı ve heyecanı ayrı bir hal!
Nefsim Yunus gibi “Biz bu dünyadan gider olduk” diyemiyor henüz, hüzün haz karışımı halde yuvarlanıyor, “Kalanlara selam olsun” kelamını kemal ile diyemiyor bu yüzden!
Eşikte beşik gibi sallanıyor çok zaman, onca vefat haberleri “daha ne?” cesaretle söyletmiyor. Vakıa dilin söylemesi değil gönlün söylemesi, nefsin teslim olması; bu da gönlün tasfiyesi ile olur?
Bir ev bir araba için bir ömür verilir mi? Ne kadar yaşlanışsa da yalnızlık yaklaşmaz bu ihtiyaç içre yaşayanlara. Fiyatların uçuşu dünyayı ok gibi saldırtıyor, sadır nasıl siper alır?
TOKİ sonuçlarını bekleyişteki heyecan günde beş vakit buluşmanın önüne geçiyorsa dünya ile ukba arasındaki dengeyi kuramamışızdır. Keza başka şeyler de bunun gibi; O’na yaklaştırmayan O’na perde olan her şeye bu vecihle bakılabilinir.
Bu iğne-iplik bile olabilir!
O’na yaklaştıran her şey, her bir şey güzel. Yaşlılık da yalnızlık da… Abdülkadir Geylani gibi kızartılmış tavuk yemek de öyle, aç kalmak da.
İskender Kebabı kuyruğunda bekleyen gönlü açlar bu lezzetten mahrumdur; ne yaşın ne de yalnızlığın kıymetini bilir, lezzetin tutsağında bir ömür heba olur!
Geylani gibi tavuk yemiyorsam da İskender kuyruğunda da değilim; Yunus’un izinde “Selam”ın peşindeyim vesselam.