Bismillahirrahmanirrahim
Cenab-ı Hak (c.c), Kasas Sûresi 47-51. ayetlerinde meâlen şöyle buyuruyor
47 . Ellerinin takdîm ettiği şeyler (işlediği günahlar) yüzünden başlarına bir musîbet isabet edip de: “Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de senin âyetlerine uyup mü’minlerden olsaydık!” diyecek olmasalardı (biz seni göndermezdik)!
48 . Fakat onlara katımızdan hak gelince: “Mûsâ’ya verilenin benzeri (bir mu‘cize, ona da) verilmeli değil miydi?” dediler. (Onlar) daha önce Mûsâ’ya verileni de inkâr etmemişler miydi? “(Tevrât ve Kur’ân) birbirini destekleyen iki sihirdir” deyip; “Şübhesiz biz hepsini inkâr eden kimseleriz” demişlerdi.
49 . De ki: “Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, o hâlde Allah katından, bu ikisinden (Kur’ândan ve Tevrât’tan) daha doğru bir kitab getirin de, (ben) ona uyayım!”
50 . Fakat sana cevab veremezlerse, artık bil ki (onlar) ancak (nefislerinin) arzularına uymaktadırlar. Hâlbuki Allah’dan bir yol gösterici olmaksızın, (nefsinin) arzusuna uyandan daha sapık kimdir? Şübhe yok ki Allah, o zâlimler topluluğunu hidâyete erdirmez.
51 . Celâlim hakkı için, ibret alırlar diye sözü (vahyi) onlar için ardı ardına yetiştirdik.