İçimizdeki gevezeliği değil de

İçimizdeki gevezeliği değil de

Selahattin Gezer'in yazısı:

İçimizdeki gevezeliği değil de

İçimizdeki gürültülerden vicdanın feryadı işitilmez olmuş. Kulaklarımız öfke, nefret dolu iç seste. İçimiz ne kadar geveze. Doğrulara yönelmeye engel ne çok konuşuyor. Belki vicdanın orijinal uyarısı işitilse yıllarca affedilmeyen birini, ne çabuk affedip, ne çabuk sevmeyi becereceğiz. Ne çok sesler var içimizde; ne gürültüler… İnsan kendi gürültüsünde boğulup gidiyor. Enaniyetin gürültüsü, inadın yüzsüzlüğü, öfkenin alçaklığı kendimizden hariçtekilere bizi kör etmiş.Hiç düşmana gerek yok ki, içimizde bizi güzel şeylerden alıkoyan bir bet ses var. Sadece o sesleri işitmek bizi her güzel şeyden uzaklaştırıyor. Kardeşlikten, beraberlikten, her müspet durumdan o gürültülerin arkasındakişeytan bizi kendi vücut yuvamızdan vurması alıkoyuyor. İçinin gürültüsünüİlahlaştıranlar, bulundukları konum ne olursa olsun sadece acı yaşatırlar. Yanlış bildiğini, doğru olarak diretmek; yanlışını ilahlaştırmaktır. Ayar bozan iç gevezelikten, Allah’ı hoşnut eden vicdanın sesine kulak vermek, toplumsal çöküntülerden de kurtulmayı sağlayacak.

Mevla, kendi iç kaynağımız olan vicdana, fıtrata uygun ve güzel, ihtiyaç duyulan anlarda, müracaat edildiğinde, doğru harekât ettirmeyi sağlayan donanımıyüklemiş.

Aşkı, kardeşliği ondan dinlediğimizde belki de ayağımız taşlara değmeyecek. Onun sesinin işitilmesi için nefret, öfke dolu iç seslere kulak tıkamak gerekli.

Dedim: Aşk nedir?
Dedi: Şekillenmek için örs üzerinde, demir gibi dövülmektir, beklemeden sevmektir. Bu sevdayla iç dünyasının tanzim edilmesi, duygularının nakışlanmasıdır. Adam olmaktır, anlamaktır, arınmaktır.

Dedim: Sevda nedir?
Dedi: Ölçüsü kaçınca zehirdir, başa beladır, ölçüyü korumaktır. Duyguları karanlık dehlizlerden aydınlığa çıkarmaktır. Kuru ekmekte tüm lezzetleri bulmaktır. Alevli yürekte gül yetiştirmektir. Onda, diken varsa hoş görmektir. Araya dağlar ve yokluğu girse, Mevla kerim demektir.

Dedim: Zehir nedir?
Dedi: İnciten bakış, inciten kelimedir. İçinde geçmişin acısını tutmaktır, öfke ve kini atmamaktır. Affetmek aydınlığına yüreği, mahrum bırakmaktır.

Dedim: Affetmek nedir?
Dedi: İnsanın içinde tuttuğu çöplükten kayıtsız, şartsız kurtulmasıdır. Ellerin birleşmesini hasrette bırakmamaktır.

Dedim: Hasret nedir?
Dedi: İsyan etmemektir. Kor olan hasretiyle yanarken, bir ve tek olan Kudreti düşünmektir.

Dedim: Yanmak nedir?
Dedi: Dirilmektir. Yandıkça dirilir; dirildikçe anlar, anladıkça kul olur. Ateşten, kul olduğuna sığınmaktır.

Dedim dirilmek nedir?
Dedi: Görmek, gördüğünü anlamak; anladığını hayatında uygulamaktır.

Dedim: Görmek nedir?
Dedi: Kör olmaktır. Çirkinliğe, kusura bakmamaktır. Hikmetine, manasına bakmaktır.

Dedim: Mana nedir?
Dedi: Kâinatı okumak, hikmet sahibini tanımaktır.

Dedim tanımak nedir?
Dedi: Acizliğini, fakirliğini bilip, bir olan nihayetsiz kudret sahibinin rahmetine zerreler adedince şükretmektir. Dergâhına sığınmaktır.

Dedim: Dergâh nedir?
Dedi: Anahtar gerektiren kilittir.

Dedim: Anahtar nedir?
Dedi: Namazdır, kulluğu yerine getirmektir.

Dedim: Namaz nedir?
Dedi: Yaşamaktır, dipdiri olmaktır. Tüm şükürleri buket haline getirip sunmaktır.

Dedim Şükür nedir?
Dedi: Hiç küsmemek, rızadır. Bilir ki alacağı yoktur, verilen lütuftur.

Dedim: Rıza nedir?
Dedi: Kaderle barışmak, saadete yelken açmaktır. Kederden kurtulup, ruhunda huzur çiçekleri açmaktır.

Dedim çiçek nedir?
Dedi: Toprağın, Büyük Kudreti anlatan kelimeleri, şiirdir…

Dedim: Kelime nedir?
Dedi: İtinayla dizilirse, gönülleri fetheden ilaçtır, yara sarmaktır.

Dedim: Gönül nedir?
Dedi: Kapıları açmaktır. Kıymetliyi ağırlamak, seçici ve aydınlık olmaktır.

Dedim: Aydınlık nedir?
Dedi: Ruhun, enaniyet perdelerini yırtıp, karanlıktan kurtulması. Tövbe sonrası, iç ışıltılarına kavuşmaktır.

Dedim: Tövbe nedir?
Dedi: Kalbin, ruhun kirden arınması, dip köşe temizlenmesidir.

Dedim: Kir nedir?
Dedi: Kıskançlıktır, nefrettir. Güzellikleri içine çeken, yok eden kara deliktir. Benliğin siyah ellerle tozun, dumanın içine atılmasıdır.

Dedim: Kıskançlık nedir?
Dedi: Mülk sahibine Adaletsizlik ithamıdır, alacağı varmışgibi Allaha iç kafa tutuşudur. İnsan olmaktan çıkmaktır. Kardeşliği boğazlamaktır.

Dedim: Kardeşlik nedir?
Dedi: Beraber nefes almak, beraber ağlamak, gülmek, beraber hareket etmektir. Yüreği ortaya koymak, araya şeytanı sokmamaktır.

Dedim: Şeytan nedir?
Dedi: Kovulduğu rahmetten, insanın da mahrum kalmasını arzu eden bir virüs ve kıskançlıktır. Ruha, kalbe musallat olan, ele geçirdi mi değerleri imha eden, peşine düştüğünü cehennem ehli yapmak için, her yolu kullanan şerdir.
Dedim: ÖYLE İSE ALLAH TÜMŞERLERDEN BİZİ KORUSUN.

Edebiyat Haberleri