Hz.Resûlullah’ın (S.A.V.) hayatının önemli düsturlarından ve İslâmiyetin önemli tavsiyelerinden birisi de iktisat ve kanaattir. A’raf Sûresi, 31. âyet’te şöyle buyurulmaktadır; “Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.”
Bu âyeti sadece yemek, içmek yönünden ele alalım. Tıbben bilineceği gibi bedene en ağır ve zararlı olan hallerden birisi de, yemek yedikten sonra dört, beş saat geçmeden yemek yemek veya lezzet hatırı için çeşit çeşit yemekleri birbiri üstüne mideye doldurmaktır. Bu şekilde ölçüsüz yemek yemeye alışan bir kimse, bir müddet sonra çeşitli hastalıklarla karşılaşabilecek kimse demektir. Bu mes’eleyi meşhur hekim İbn-i Sina, “Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz” meâlindeki âyeti, yalnız tıp noktasında şöylece tefsir ediyor;
“Tıp ilmini iki satırla topluyorum. Sözün güzelliği kısalığındadır. Yediğin vakit az ye. Yedikten sonra dört beş saat kadar yeme. Şifa hazımdadır. Yani kolayca hazmedeceğin miktarı ye. Nefse ve mideye en ağır ve yorucu hal, yemek üstüne yemek yemektir.”
Şüphesiz ağır ve çeşit çeşit yemeklerin maliyetinin de yüksek olacağı herkesin malûmudur. Bir hadis-i şeriflerinde Peygamber (A.S.M.) Efendimiz şöyle buyurmuşlardır; “İktisat eden, maişetçe aile belasını yani zahmet ve meşakkatini çok çekmez.” Gene diğer bir hadislerinde Hz.Resûlullah şöyle buyurmuşlardır; “Harcamada iktisat, hayatın (geçimin) yarısıdır.” Gene bir diğer hadislerinde, Resûl-i Ekrem (A.S.M.) şöyle buyurmuşlardır; “Kanaat tükenmez bir hazinedir.”